Aşkın cezaevini anlattı

Aşkın cezaevini anlattı

Cezaevinde geçirdiği günleri anlatan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın, "Tutuklandığım ilk gün deliksiz bir uyku çektim. Çünkü yapacaklarını yapmışlardı" dedi.

Cezaevinde geçirdiği günleri anlatan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın, "Tutuklandığım ilk gün deliksiz bir uyku çektim. Çünkü yapacaklarını yapmışlardı" dedi. Geçtiğimiz yıl hakkında 'Haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş örgütün faaliyeti çerçevesinde, ihaleye fesat karıştırmak ve resmi evrakta sahtecilik' iddiasıyla yargılanan ve cezaevine giren YYÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın Aydın'da cezaevi günlerini anlattı. Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) tarafından perşembe etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Yücel Aşkın ile Söyleşi" programına katılan Rektör Aşkın, tutuklu kaldığı sürece görevlilerden hiçbir kötü muamele görmediğini ve cezaevi hayatına hemen alıştığını söyledi. ADÜ Spor ve Kültür Salonu'nda düzenlenen söyleşiye ADÜ rektörü Prof. Dr. Şükrü Boylu, rektör yardımcıları, dekanlar, öğretim görevlileri ve çok sayıda öğrenci katıldı. Yaklaşık 2 saat süren toplantıda YYÜ Rektörü Prof. Dr Yücel Aşkın, bilimden siyasete, hukuktan dünya politikasına kadar pek çok konuda konuşma yaptı. Rektör Yücel Aşkın, cezaeviyle ilgili olarak ise, "Tutuklandığım andan başlayarak gözaltı sürecinden cezaevine kadar hiçbir kötü muameleyle karşılaşmadım. Hapishane yönetiminde, cezaevi infaz memurları, eski adıyla gardiyanlar, çeşitli suçlar işlemiş mahkumlar da son derece yakın ve dostça davrandılar. Ben de onlara öyle davrandım. Kendimi yabancı bir yerde hissetmedim. Bir defa bunu söyleyeyim. Tabi insanının özgürlüklerinin kısıtlanması hoş bir durum değil. Ama bazı toplumsal sorumluluklarınıza yerine getirmekte kararlıysanız bu tür sonuçla karşılaşabilirsiniz. Bu benim için önceden varsayılan şeylerden biriydi. O nedenle sürpriz olmadı. Tutuklandığım ilk gün son 5-6 yıllık dönemin en iyi uykusunu uyuyabildim. Deliksiz bir uyku çektim. Çünkü yapacaklarını yapmışlardı. Bu arada tutuklandıktan bir hafta sonra beni idamlıkların bulunduğu koğuşa atmışlardı. Bu koğuşlarda volta yeri dışarıda olur. Alışabilecek miyim diye kendimi bir hafta koğuşa kapattım. Zorluk çekmediğimi ve alışabildiğimi gördüm. Ama kısa süreli de olsa zor günler yaşabiliyor insan. Bunlar daha çok zamanın durduğu anlar oluyor. Hatta herkes ziyaret ve görüşme sürelerini sonuna kadar kullanırdı. Ben tutuklu kaldığım sürece hiçbir zaman eşim de dahil görüşme süresini sonuna kadar kullanmadım" şeklinde konuştu. YYÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın, ayrıca, cezaevinde yaşadıklarından sonra Vigtor Higo'nun 'Sefiller' isimli eserini çok daha anlamlı bulduğunu, bu nedenle bu kitabın Hukuk Fakülteleri'nde ek ders olarak konması gerektiğini söyledi. (iha)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.