Önceleri arap baharı dendi. Bir özgürlük rüzgarı serpiştirildi yüreklere. Ortadoğu halkları, despotlardan, diktatörlerden, krallıklardan kurtuluyor sanıldı. Ne zaman sonra gerçek ortaya çıkmaya başladı. Evet arap halkları bir despottan kurtuluyordu ama sonrasında yeni despotlar yaratıyordu. Öyle özgürlük, eşitlik, demokrasinin olmadığı belli oldu. Yeni yönetimlerin batı/sermaye/kapitalizm yanlısı oluştu.
Aydınlanmanın, insanların ve doğaldır ki öncelikle devletlerin dinin boyunduruğundan çıkması  kısa tarihlerle oluşacak bir hareket değil tabi. Bu böyle bilinmesine rağmen, sanayi toplumu olunmadan burjuva demokrasisi naraları atmanında halkları kandırmaktan öteye gitmeyeceği açık.
Şimdilerde sıra Suriye de. Batı yanlısı olmayan bir yönetimi, (baskıcı bir yönetimde olsa) yıkmaya çalışıyorlar. Amaç ABD yanlısı bir sistem oluşturmak. Demokrasi adı altında yapılıyor ama asıl hedef yanlılığı değiştirmek. Demokrasi sadece aldatmacası.
Ortadoğudaki bu bitip tükenmeyen kaos ortasında PKK bir milletvekilini kaçırıyor. (1)
CHP milletvekili Hüseyin AYGÜN’ü.
Kendi ayığına kurşun sıkmak gibi bir şey, kabul edilebilinir değil. Şiddetle kınamak gerekiyor.
Ve derhal koşulsuz olarak serbest bırakılması gerekir.
Hüseyin Aygün CHP li bir milletvekili. Kürt ve Alevi. Ve Yıllardır insan hak ve özgürlükleri savunucusu. Bir Alevi Kürt aydını. Peki tüm bu olumluluğa rağmen PKK bu eylemi neden yapar.
 PKK bu eylemi ile, halkların kardeşliğine zarar vermektedir. Kendi ayağına kurşun sıkmakta, şiddet örgütü olduğunu bu topluma açıkça göstermektedir.
Asıl zarar verdiği ise güya haklarını savunduğu kürt halkıdır. Toplum bu eylem karşısında sağcısıyla/solcusuyla bir olup eylemi kınamaktadır. Eylemin hak ve özgürlükler babında olur bulması zaten mümkün değildir. Eylemin kendisi zaten hak gasbıdır. Hüseyin Aygün‘ü beğenin ya da beğenmeyin, seçilerek meclise gelen bir insandır. Yani arkasında halkların iradesi vardır. Kürdüyle Türküyle Tunceli’den seçilen bir milletvekilidir. Ve meclisteki çalışmalarından ve çıkışlarından anlaşılıyor ki bu ülke insanlarının özgürleşmesi için çaba göstermektedir.
Öyle anlaşılıyor ki, PKK barış için atılan ya da atılacak olan adımlarıda kesmeye çalışmaktadır. Bu eylemi ile bu ülkede yaşayan halklara zarar vermekte ancak ve ancak kapitalist/emperyalistlere hizmet etmektedir. Akıl tutulması böyle bir şey olsa gerek.
Bu aşamada, Halkların kardeşliğini, barışı ve demokrasiyi savunan herkesin ve özellikle BDP ve Halkların Demokratik Kongresi nin sivil ve toplumsal  muhalefet  olarak  bu yanlışa hemen müdahele etmeli ve Hüseyin Aygün’ün derhal serbest bırakılması için insiyatifi ele almalıdır.
Böl, yönet, sömür taktiği yüzyıllardır emperyalistlerin en iyi uyguladıkları taktiktir.
PKK’nin bu taktiğe hizmet etmesi kendi sorunudur. Ancak bu ülkede yaşayan ve barışı savunan toplumsal kitlelerin PKK’nin anlamsız ve şiddet içeren eylemlerine artık bir dur demesi gerekmektedir. Çünkü bu şiddet toplumsal düşünceye de zarar vermeye başlamıştır.

(1) Bu yazı kaleme alınırken örgütten yalanlama haberi gelmemiştir.