ÇAĞDAŞ İNSANIN KALDIRIM FELSEFESİ

 

 

Uygar insan, demokratik haklarının hepsini kullanmalı…

Örneğin, okuma yazma hakkını, kültürlü olma imkânını, adam olma olanağını ve benzeri değerleri hayatının içine istif edip, yönünü yükselen yeni değerlere çevirmeli…

Çağımız yarış dünyası…

Uygar insan, herkesin üstünde ve önünde olma hakkını da [sonuna kadar] hırsını da denemeli… “Ben” demeli, çağdaş insan; benden sonra tufan sözünü düstur bellemeli.

“İnsan, insanın kurdudur,” deyişini her eylemi ve her sözü ile haklı çıkartmalı.

Dostlarının omuzlarına basarak yükselmenin, ülkesinin tüm değerlerini afiyetle hortumlamanın tüm yollarını denemeli; tekmil erdemlerini kullanmalı…

Rüzgâra karşı iş işlemenin yöntemlerini de öğrenmeli, bilmeli, ezberlemeli…

Kaderinin yelkenlerini, kendisine doğru üflenen bedduaların rüzgârı ile şişirebilmeli…

Çağdaş insan, yani günümüzün “Yeni Dünya Düzeni”nin özgür bireyi, kültürün “tür”ü ile meşgul olup, “kül”ü ile ayıplarını örtebilmeli…

Seçmeli, seçilmeli sayın yeni dünya yurttaşımız!.. Ve bu iş için gerektiğinden bir fazla takla atmayı becerebilmeli…

Utanç, onur, erdem, özlülük, dürüstlük ve benzeri değerlerle herhangi bir ilgi ve ilintisi olmadığına dair sağlam ve inandırıcı kanıtlar edinmeli ve sözünü ettiğimiz bu kanıtları, gereken her yerde ve her zaman, dilediği gibi savıp/savurabilmeli…

Velhasıl… Çağımızın güncel insanı, adamlıktan yana pür-ü pak olmalı; bastığı yeri titretip, oturduğu yeri ağzına kadar doldurabilmeli.

Tencere yuvarlanır, sonunda kapağının yanına düşermiş…

Böyle derdi koca ninemin büyük oğlu… İşte [aynen] böyle bir hayat felsefesi olmalı günümüzün çağdaş insanının, derdi…

Ve bu felsefenin ülkenin tüm kaldırımlarında nefes nefese oluşturularak, hayatın efendisi kılınmalıdır, derdi…

Bu ülkenin beyefendileri ile pek muhterem hanımefendileri işte benim o çok/bilmiş koca ninemin büyük oğlundan ders alarak yetişti, bu günlere ulaştı.

Bu yüzden öykünmeyin geride kalan yıllara, üzülmeyin meydanlarda oluşan toza ve dumana, yaşayın gitsin…

Sorumlu ve yetkin bir birey olmanın lüzumu yok!

Hoşça kalın…

Önceki ve Sonraki Yazılar