Arkadaşlarla dün akşam Didim'i masaya yatırdık.

Didim'in sorunları nelerdir?

Didim'de yaşayanlar yöneticilerden neler istiyorlar?

Nasıl bir Didim istiyoruz?

Didim'in başlanamamış, yarım kalmış yatırımları nelerdir?

Didim'in aciliyet gerektiren projeleri nelerdir? türünden sorulara cevap aradık. Önceliği olan en önemli konunun üzerine Gerçek gazetesi olarak gitmek, çözümü için yöneticilere yardımcı olmak istedik.

Toplantımızdan kayda değer bir sonuç çıkmayınca internette aramaya başladım. "Didim'in sorunları nelerdir" başlığıyla yaptığım aramalarda yine elle tutulur bir sonuç alamadım. Sorunlar genelde bilinen konulardı. Didim Haber Merkezi anket başlatmış ve okuyucusuna, "Sizce Didim'in en önemli sorunu nedir?" diye sormuş. Konu başlıkları olarak ayrımcılık, siyasi çekişmeler, hoşgörüsüzlük, işyeri       fazlalığı, trafik, rant kavgası, kontrolsüz göç ve diğer sebepler belirtilmiş.

Bu konuyla ilgili bir çok haber vardı ve hiç birisi dişe dokunur değildi. Benim aradığım ise daha önemli, elle tutulur bir konuydu. Didim'de ses getirmeliydi. Her kesimin desteğini alabileceğimiz türden bir konu olmalıydı. Aslında ne aradığımı biliyordum ama, acaba birileri bu konuda görüş beyan etmiş mi, her hangi bir girişimde bulunmuş mu? bunu görmek istiyordum.

Aradığım konu, Didim'de olmazsa olmazların başında gelen üniversite ihtiyacıydı. Maalesef bu konuda atılmış bir adım olmadığını görmek beni şaşırtı. Sadece Milliyet Blog'da Erdoğan Şahin imzalı, "Ütopik düşler" başlıklı bir yazıya rastladım ve bu güzel yazıda üniversite ihtiyacının dile geti rildiğini görmekten dolayı mutlu oldum. Bu kadar önemli bir konuda sadece bir Allah'ın kulunun yazı yazmış olması beni şaşırttı.

Didim'e üniversite kazandırılması için ciddi bir kampanya başlatılması gerekiyor. Ve bu yolda da Erdoğan Şahin gibi değerli kalemlere ihtiyaç var. Bloğundan edindiğim bilgilere göre, emekli öğretmen olan Erdoğan Şahin'e ulaşmak için iletişim bilgilerini ulaşmaya çalışırten beni üzen bir sürprizle karşılatım ve Özgürses gazetesinde yazdığını gördüm. Gerçek gazetesi yazı ailesinde görmeyi umarken sürpriz beni üzmekle birlikte refikimiz bir gazetede üniversite konusunuda destek verecek olması da beni mutlu etti. Kısa sürede kendisiyle tanışıp, üniversite konusunda değerli görüşlerinden faydalanmak isterim.

Evet sevgili Didim halkı, bugün itibariyle üniversite için adım atıyoruz. Gerçek gazetesi yönetimi olarak Didim'in bir üniversite ile taçlandırılması için ne gerekiyorsa yapacağız. Bu yolda bir an olsun geri adım atmayacağız. Bizim adımımız sadece bir kıvılcım olacak. Devamını sizler yani Didim halkı getireceksiniz. Bu yolda gelecekte çok güzel gelişmeler olacak. Bunu bugünden görebiliyorum çünkü, biz bu süreci Söke'de yaşadık. Uzun bir süreçten geçtik ama sonunda Söke fakültesine kavuştu. Şimdi Söke'de i kinci fakülte sesleri yükseliyor. Üniversite hayali hiç dinmiyor. Söke bu konuda çok güzel kenetlendi. Yöneticilerinin de birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmeleriyle mutlu sona ulaşıldı. Birileri siyasi hesaplar peşinde koşarak engellemelerde bulunmaya çalışsa da sonuca olumsuz etki yapamadı. Özellikle Söke eski kaymakamlarından İsmail Demirhan ve şimdiki kaymakamımız Mehmet Demirezer'in yanı sıra Söke Ticaret Odası Başkanımız Süleyman Toyran'ın insan üstü çabaları unutulamaz.

Didim'e üniversite kazandırılması yolunda Didim Kaymakamı Ersin Emiroğlu, Didim Belediye Başkanı Mümin Kamacı başka olmak üzere diğer kurumlarımızın, meslek kuruluşlarımızın, siyasi partilerimizin, sivil toplum örgütlerimizin temsilcilerinin ve de vatandaşlarımızın birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceklerine inanıyorum. Söke'nin gittiği yoldan gidilerek önce fakülteler sonrasında üniversite talebinin gür bir sesle dillendirilmesi gerekme.

Didim'in bir çok sorunu var. Bunların başında işsizlik geliyor olabilir. Elbette ki, daha bir çok sorunumuz var ama, en önemlisi Didim'in hakkı olan fakülteerdir, üniversitedir. Kısa süreçte fakülte ve uzun süreçte de üniversiteyi Didim gündemine almalıdır. Didim hakkını aramalıdır ve alacaktır da.

Her bakımdan üvey evlat muamelesi gören Didim insanının artık gözünü açması gerekiyor. Bazı gerçekleri görmelidirler. Örneğin; Didim tarihinde milletvekili çıkarabildi mi?

Neden çıkaramadığının cevaplarını benim söylememe gerek yok. Bunun nedenleri herkes tarafından bilinmektedir. Aydın milletvekillerimiz her fırsatta ne diyorlar: "Biz Aydın'ın her ilçesinin, beldesinin, köyünün milletvekiliyiz. Sadece Aydın'ın değil.”

Madem ki, Aydın'ın her köşesini bir bütün olarak düşünmeliyiz, o zaman başta iktidar ve muhalefet milletvekillerimiz olmak üzere herkesi göreve çağırıyoruz. Aydın milletvekilleri için bu önemli bir sınavdır. Yüzlerinin akıyla bu sınavdan çıkmalarını bekliyorum.

Turizm geliriyle Aydın ekonomisinde önemli bir yeri olan Didim'in ilk fakülte müjdesiyle üniversite talebinin karşılanması yolunda adım atılması gerektiğine inanıyorum. Bu istem Didimli'nin en doğal hakkıdır.