EN TEHLİKELİSİ; SİYASİ-SİNSİ SAPIK...

AKP Genel Başkanımız pardon, pardon!!! Cumbabamız Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Merkezi Başkanımız Kemal Kırıçdaroğlu’nun geçenlerde sapıklık üzerine atışması vardı. Bu tartışmaya ben de renk katmak istiyorum...
Kaç çeşit sapık vardır?
Erdoğan siyasi, Kılıçdaroğlu cinsel, dedi.
Onlara göre; cinsel var, siyasi var. Bana göre; bir de sinsi var...
Bir de hem siyasi hem de sinsi olanı yani her iki özelliği üzerinde taşıyan siyasi-sinsi sapık var!!!
Bu 4. kategoride olanları çok tehlikelidir. Yer, mekan hatta görev, makam ve koltuk onlar için hiç fark etmez. 
Saldırgandırlar!!!
Dudak ilk tercihleri olmakla birlikte göğüs, popo ayırt etmeksizin yapışırlar. 
Bir de pornografik mesajlar atmaya bayılırlar. Kes-yapıştır-kopyala şeklinde birden fazla kadına, kıza yollarlar ahlaksızlıklarını. Hırdan-gürden çekindikleri için özellikle dul kadınları tercih ederler. Bunların ağına düşen garipler de çocuklarına veya kendilerine iş ve aş beklentisiyle ne şikayet edebilirler ne de konuşabilirler. 
Böyle bir tanesiyle karşılaşmıştım. İş talebi olan bir kadıncağızı yanına göndermiştim. Göndermez olaydım. Az daha tecavüz edecekti.
Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun anlatmaya çalıştıkları sapık tiplemelerine bir nebze katkım olduysa ne mutlu bana...

BENİMLE POLEMİĞE GİRENE PRİM...
Özellikle işinden olmak üzere olanlar ve iş beklentisinde bulunanlar benimle polemiğe giriyor ve prim yapıyorlar. Dünden itibaren buna izin vermeme kararı aldım. Bunu; bana yönelik yapılan yorumlara cevap vermeyerek ve bu kişileri engeleyip, yorumlarını da silerek başladım...
Bir Belediyede (prim yapmasın diye belediye ismi yazmıyorum) çalışan kişi facebook’taki paylaşımıma eleştirel yorum yapmış. Hem de mesaiye başladığı gibi. Demek ki, belediyede masa başında çalışanların ilk işi, bilgisayarı açınca bana sövüp-saymak olmuş. Benim için martı moku benzetmesinde bulunmuş. Aslında martı moku değerinde bile olmayan kendisi. Benimle polemiğe girerek pirim yapıyor aklınca. Bunlar, "Başkan gördü mü acaba!" diye gözünün içine bakarlar. Başkanın adamlarına gider ve “nasıl eleştirmişim ama?...” diye eserlerini gösterirler. Bir çok kişinin martı mokundan midesi bulanırken, benim buna prim veren zihniyete midem bulanıyor.
Neden martı moku değerinde olmadıklarını anlatayım. Bu tiplerden bir tanesi geçenlerde benim yanında olduğum bir Aydın BŞB yöneticisini aradı ve taleplerde bulundu. Mevcut başkanından dolayı rahatsızlığını dile getirdi. BŞB kadrosuna geçmek istedi. Dün sabah bana martı moku benzetmesinde bulunduğunda da biz o BŞB yöneticisiyle birlikteydik. 
İkimiz aynı anda “aha!!!” dedik.
Hakikatten de aha...

??? !!! ...
Sökeli 3 Çırçır Fabrikası İşletmecisi geçtiğimiz çarşamba günü AKP Genel Merkezi'nde ne yapıyordu???
Onları genel merkeze hangi ilçe başkanı götürdü???
Neden götürdü???
Kiminle görüştürdü???
Çırçır işletmecilerinin işlerinin görülmesi karşılığında ödeyecekleri bir bedel olacak mı???
Bu konu Söke’nin gündeminde önemli bir yer işgal edecek türden. Detaylandırıyorum ve kısa sürede okuyucuyla paylaşacağım. TARİŞ Söke Başkanı İsmail Özer ile bugün randevum var. Bertan Balçık’ta çayımı içmeye gelecek. Bakalım görüşmelerden ne gibi sonuç çıkacak...

Önceki ve Sonraki Yazılar