HANGİ PROTOKOL?.. HANGİ ARABULUCU?..

 

Tür­ki­ye Er­me­ni­le­re soy­kı­rım uy­gu­la­dı mı?..

Ki­mi­le­ri­nin der­di ve ta­sa­sı, bir yüz­yıl ön­ce­sin­de mey­da­na gel­miş bir ge­ri­li­mi, bu­gün ye­ni­den di­le­di­ği bir baş­ka ren­ge bo­ya­na­rak, ken­di em­per­ya­list çı­kar­la­rı­na ze­min oluş­tur­ma­sı yö­nün­de­ki bir gay­re­tin lo­ko­mo­ti­fi­ni oluş­tur­mak­tı­r…

Tür­ki­ye’nin soy­kı­rım yap­mış ol­du­ğu tes­pit edi­lir­se ne­re­ye va­rıl­mış ola­cak­tır?

Plan­la­nan [ve he­def­le­nen] şey, Tür­ki­ye’yi ulus­la­ra­ra­sı ze­min­de mah­kûm et­mek ve bu yol­la da;

1. Ulu­sal onu­ru­nu ze­de­le­mek,

2. Er­me­ni­le­ri maz­lum bir dev­let du­ru­mu­na yük­selt­mek

3. Ve Tür­ki­ye  Er­me­nis­tan iliş­ki­le­rin­de, Er­me­nis­tan le­hi­ne avan­taj­lı bir ko­num oluş­tu­ra­rak, bu yo­ku­şun ar­ka pla­nın­da em­per­ya­list çı­kar­la­ra hiz­met ede­cek ye­ni bir mev­zi ka­zan­mak­tır.

4. Böy­le­lik­le, ta­ziz ve­re ve­re ba­şı dön­müş ve ulu­sal çı­kar­la­rı­nı sa­vun­mak­tan vaz­geç­miş bir Tür­ki­ye üze­rin­den Er­me­nis­tan’a bir köp­rü in­şa ede­rek Or­ta­As­ya’da ye­ni bir cep­he aç­mak ve İran’ı Ku­zey’in­den ku­şat­mak; Rus­ya’ya Gü­ney’den do­lan­mak ve Tür­ki Cum­hu­ri­yet­ler­le gö­güs göğ­se gel­mek­ti­r…

Bu uzun va­de­li pla­nın en önem­li kav­şak nok­ta­sı, Tür­ki­ye Er­me­nis­tan kul­va­rı­nın, is­te­nil­di­ği gi­bi kul­la­nı­la­bil­me im­kâ­nı­nın sağ­lan­ma­sı­dır. Bu im­kâ­nın or­ta ye­rin­de ise, Tür­ki­ye Er­me­nis­tan an­laş­maz­lı­ğı ve sı­nır ka­pı­sı­nın ör­tü­lü ol­ma­sı var­dır.

De­mek ki bu sı­nır, der­hal açıl­ma­lı­dır!..

Bu ka­pı­nın açıl­ma­sı  ne Er­me­ni ve ne de Türk va­tan­daş­la­rı için ya­şam­sal bir önem ta­şı­mak­ta­dı­r…

Esas me­se­le, em­per­ya­liz­min bu ka­pı­dan vi­ze­siz ve onay­sız ge­çe­rek, As­ya’ya uza­na­bil­me­si­dir.

Ney­miş efen­dim?..

Si­ya­sal are­na­da oluş­tu­ru­la­cak bir he­yet[!] ba­zı dev­let­le­rin ara­bu­lu­cu­lu­ğu ile soy­kı­rım me­se­le­si­ni bir so­nu­ca bağ­la­ya­cak­mı­ş…

Pe­ki bu he­ye­ti kim oluş­tu­ra­cak­mış?..

Ve ara­bu­lu­cu dev­let kim­miş?..

Bu nok­ta çok önem­li­dir.

Gö­rü­nen odur ki, Ba­tı  Av­ru­pa’da bu me­se­le­yi gün­dem­de tut­ma­ya ça­lı­şan ül­ke­le­rin tü­mü, ken­di ül­ke­le­rin­de “Er­me­ni soy­kı­rı­mı yok­tur,” de­me­yi bir suç ha­li­ne ge­ti­re­cek ya­sal dü­zen­le­me­ler yap­mış bu­lun­mak­ta­dır­la­r…

Pla­nın alt ya­pı­sı  ha­zır­lan­mış; bü­rok­ra­tik ge­rek­li­lik­ler ye­ri­ne ge­ti­ril­miş ve par­la­men­to­lar, ta­rih­te kal­mış bir ola­yı, için­de bu­lun­du­ğu ko­şul­lar­dan cım­bız­la çe­kip çı­kar­ta­rak so­yut­la­mış­lar ve bu ol­gu­yu ken­di çı­kar­la­rı doğ­rul­tu­sun­da ye­ni­den yo­rum­la­ya­rak, ka­rar al­tı­na al­mış­lar ve ola­yın ger­çe­ği­nin açık­lan­ma­sı ve is­pat­lan­ma­sı im­ka­nı­nı ya­sak­la­mış­lar ve hat­ta suç ha­li­ne ge­tir­miş­ler­dir.

Ara­bu­lu­cu ül­ke ola­rak ata­nan İs­viç­re,

• Er­me­ni soy­kı­rı­mı id­di­ası ulus­la­ra­ra­sı bir ya­lan­dır, di­yen ve bu dü­şün­ce­si­ni is­pat­la­mak için ba­vul­lar do­lu­su ki­tap ve bel­ge­yi İs­viç­re ad­li ma­kam­la­rın önü­ne ko­yan İş­çi Par­ti­si Ge­nel Baş­ka­nı Do­ğu Pe­rin­çek hak­kın­da ha­pis ce­za­sı ve­re­bil­miş­ler­di­r…

Do­ğu Pe­rin­çek’i yar­gı­la­yan mah­ke­me, ile­ri sü­rü­len de­lil­le­rin in­ce­len­me­si­ne da­hi ge­rek ol­ma­dı­ğı­na ka­rar ver­miş bu­lun­mak­ta­dır.

İş­te bu mah­ke­me­nin ül­ke­si olan İs­viç­re Dev­le­ti, Tür­ki­ye Hü­kü­me­ti ta­ra­fın­dan da ka­bul gö­ren res­mi “a­ra­bu­lu­cu­” ko­nu­mun­da­dır.

Son gün­le­rin gün­de­mi­ni oluş­tu­ran “P­ro­to­ko­l” da, bu ay­nı ül­ke sı­nır­la­rı içe­ri­sin­de im­za­lan­mış bu­lun­mak­ta­dı­r…

Ve bu pro­to­ko­lü, Tür­ki­ye adı­na im­za­la­yan ki­şi­ler, bu ül­ke için­de, “Er­me­ni soy­kı­rı­mı  id­di­ası ulus­la­ra­ra­sı bir ya­lan­dı­r” di­ye­me­ye­n… Da­ha doğ­ru­su, bu ül­ke sı­nır­la­rı için­de bu ger­çe­ği di­le ge­ti­re­me­me­yi ka­bul et­miş ki­şi­ler­dir!..

Çün­kü, pro­to­ko­lü im­za­la­dık­la­rı ül­ke ya­sa­la­rı, Tür­ki­ye’nin bu “mil­li” ni­te­lik ta­şı­yan te­zi­ni suç ka­bul eden bir ül­ke­di­r…

Ve da­ha da önem­li­si İs­viç­re, çö­zül­me­si “dü­şü­nü­le­n” ih­ti­laf kar­şı­sın­da yan­lı ol­du­ğu­nu, par­la­men­to­sun­dan çı­kart­tı­ğı bir ka­nun­la ilan eden bir “a­ra­bu­lu­cu[!]” ül­ke­di­r…

Tür­ki­ye’yi tem­sil et­mek du­ru­mun­da olan ki­şi­ler, bu ger­çek­le­ri far­kın­da mı de­ğil­dir­ler?..

Yok­sa, me­se­le ba­sit bir tak­sir de­ğil; açık bir ka­sıt ese­ri mi­dir?..

Ya­nıt­lan­ma­sı ge­re­ken esas so­ru bu­dur. 

Önceki ve Sonraki Yazılar