Meçhule Mektuplar -2 / HOŞÇA KAL!

Meçhule Mektuplar -2    /  HOŞÇA KAL!

 Gidiyorum, dudağımda buruk bir veda şarkısı. Yaşama sevincimi ardımda bıraktım gidiyorum... gidiyorum, hoşça kal! Yüreğime tüm acılarını sığdırdım ömrümün gidiyorum!

Diyordun ya gözlerime bakıp "aşk imkansız." Aşk imkansız, anladım!

Gidiyorum. ‘Hoşça kal’ demeye dilim varmıyor. Geldiğim gibi, geldiğim yere yüreğimin kuytusuna gidiyorum, geldiğim gibi sessizce...

Diyordun ya gözlerime bakıp,"aşk imkansız" gidiyorum işte bir elvadasız. Oysa sen, ertelenmiş düşlerin dönüşü, kavuşulmaz özlemlerin bitmesiydin. Beklediğim güzelliklerin ansızın çıkıp gelmesiydin...

Hani damakta kalır ya yıllar sonra  beklenen kavuşmaların işte sen öyleydin... çıkıp gelmesiydin yıllar öncesinden, özlenen sevgilinin.

Ama tükendim, gidiyorum, gidiyorum işte sen öyle istedin... çünkü hâlâ bomboş sana uzanan ellerim... Yasaklar bölüyor en masum, en insancıl isteklerimi şimdi ayrılık söylüyor şarkılar. İmkansız aşklara veda zamanı

madem ki, ‘aşk imkansız!’ diyordun, gözlerime bakıp, anladım aşk imkansız gidiyorum.

Gidiyorum, hoşça kal!

Yarısını sana bıraktım yüreğimin.

Fırtınalar kopardı,  gözlerin gözlerime, tenin tenime değdiğinde."senin yanında sensiz yaşamak ölümden beter. Olsun! gözlerin gözlerimden ayrılmasın yeter!"diyordum ya, yetmedi...

Bulduğum yerde, sevdiğim yerde bırakıp gidiyorum. Hoşça kal!

Aşk imkansızmış, anladım. Aşk imkansız! Gidiyorum…

Gidiyorum.

*******************************

Mutlu Düşler Satıcısı:          Aşka Dair

“AŞK NEDİR?” diye sorduk Google’a…

Robert J. Sternberg ; Aşkın yapısını açıklamak amacıyla yakınlık, tutku ve bağlılıktan oluşan bir kuram önermiştir. Kurama göre yakınlık, paylaşım ve kendini açmayı; tutku, uyarılma ve cinselliği; bağlılık ise ilişkinin kısa vadede varlığı, uzun vadede devamı ile ilgili karar süreçlerini içermektedir. Yakınlık, bir ilişki içindeki duygusal yatırımı; tutku, güdüsel katılımı, bağlılık ise bilişsel süreçleri ifade etmektedir. Aynı şekilde yakınlık “sıcak”, tutku “ateşli”, bağlılık ise “soğuk” ile ilişkili değerlendirilebilir. Bu üç temel bileşenin sınıflandırılmış sekiz olası alt seti bulunmaktadır.

1-Aşksızlık: İlişkilerimizin büyük bir kısmını üç bileşeninin de bulunmadığı bu tür gündelik etkileşimler oluşturur. Ne yakınlık, ne tutku, ne de bağlılık söz konusudur.

2-Hoşlanma: Yakınlık bileşeninin egemen olduğu ilişkilerdir. Kişi karşısındakine yakınlık hisseder ancak tutku ya da bağlılık söz konusu değildir. Bu durum, bir arkadaşa karşı hissedilen duyguları tanımlamaktadır.

3-Delicesine Aşk: Tutku bileşeninin egemen olduğu ilişkilerdir. Yakınlık veya bağlılık içermeyen yoğun fizyolojik uyarılma söz konusudur ve genellikle kısa süreli yaşanır. İlk görüşte aşk, bu sınıfın içinde bulunmaktadır.

4-Boş Aşk: Tutku ve yakınlık bileşenlerini içermeyen, sadece bağlılığın söz konusu olduğu ilişkilerdir. Karşılıklı duygusal yakınlığın ve fiziksel çekimin azaldığı ya da ortadan kalktığı ve uzun süredir devam eden ilişkilerde görülen, aşksızlığa yakın bir durumdur.

5-Romantik Aşk: Yakınlık ve tutkunun bulunduğu ancak bağlılık içermeyen ilişkilerdir. Kişiler birbirlerine karşı fiziksel ve duygusal olarak ilgi duyarlar fakat aşklarının sonu belirsizdir.

6-Dostça Aşk: Bağlılık ve yakınlık bileşenlerinin egemen olduğu, tutku içermeyen ilişkilerdir. Genellikle fiziksel çekimin son bulduğu uzun süreli ilişkilerde ve evliliğin ilerleyen yıllarında görülür.

7-Aptalca Aşk: Yakınlık içermeyen ancak tutku ve bağlılık bileşenlerinin fazlasıyla bulunduğu ilişkilerdir. Yakınlık göz ardı edilip tutkuya dayalı bir bağlılık yaratılır. Zaman içinde tutku ortadan kalkınca geriye yalnızca bağlılık kalır.

8-Mükemmel Aşk: Üç bileşenin bir arada bulunduğu ve üç bileşen arasında dengenin kurulduğu ilişkilerdir. Çoğumuz böyle bir ilişkiyi arzularız. Ancak bu tür bir ilişkinin kurulması, süreceği anlamına gelmez.

Sizin aşkınız  hangisi ? Esen kalınız…

Önceki ve Sonraki Yazılar