Muğla’nın Milas İlçesi 75. Yıl Devlet Hastanesi’nden tam donanımlı ambulansla İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edilen 63 yaşındaki SSK emeklisi Erdinç Toksal’ı nakleden ambulans, Söke yakınlarında arıza yaptı. Erdinç Toksal’ın ambulans’ta yanında bulunan kendisi gibi SSK emeklisi eşi Sungu Toksal ambulansın hareket kabiliyetini yitirdiğini öğrenince Aydın 112 Acil Sağlık ekibini arayıp, mağduriyetini belirterek ambulans yardımı istedi. Ancak hastasının Söke Devlet Hastanesine kadar götürülebileceği yanıtını aldı. Eşinin beyin tümörü ve akciğer kanseri hastası olduğunu ve uyutularak yola çıkarıldığı için bir an önce İzmir’e ulaştırmak zorunda olduklarını söyleyen Sungu Toksal, iddiaya göre telefondaki görevli memurdan “Prosedür böyle” yanıtını aldı. Vites kutusu kilitlendiği için hareket edemez durumda olan Milas Devlet Hastanesi Ambulansından alınarak Söke 112 Sağlık Ambulansına nakledilen hasta, Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi’ne getirildi. Eşinin acilen İzmir’e ulaştırılması gerektiğini defalarca tekrarlayan Bayan Toksal, her defasında aynı yanıtı aldı. Devreye DHA Söke Muhabiri Yılmaz Ölmez girdi, Söke Belediye Başkanı Necdet Özekmekçi’ye ulaşarak konuyu aktardı. Necdet Özekmekçi Belediye Ambulansını anında Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi’ne yönlendirdi. Ancak hastaneden hemşire verilemeyeceği belirtilince, hastanın sağlık personeli olmadan yola çıkarılmasının sakıncalı olacağı söylendi. Bunun üzerine Muğla 112 Acil Sağlık Müdürlüğü’nden ambulans istendi, olumlu yanıt alındı. Milas’tan 2. bir ambulans Söke’ye ulaşmak için bir sağlık görevlisiyle yola çıktı. Uyutulan hasta acil bölüme çekildi. Sadece 1 saat Aydın 112’den ambulans sağlayabilmek için çaba sarf eden Sungu Hanım, 2 saatte Milas’tan yola çıkan ambulansı beklemek zorunda kaldı. 16.30’da başlayan ambulans kâbusu, saat 19.00’da Milas’tan ulaşan ambulansla son buldu. Aslen İstanbullu olan ve emekli olduktan sonra Bodrum Turgut Reis’e yerleştiklerini söyleyen Bayan Toksal, “Hastamın durumunun ağır olduğunu ve acilen Dokuz Eylül Üniversitesine sevk edilmesi gerektiğini söyledim. Fakat her defasında “Prosedür böyle” yanıtıyla karşılaştım. Hastamın 1 saat dahi bekleyemeyeceğini defalarca söyledim. Bu defa “Size özel ambulans tutalım” dediler. Bütçem buna müsait olmuş olsaydı bir dakika dahi beklemezdim. Bugün benim başıma gelen bu aciliyet, yarın bir başka hastanın da başına gelebilir. Ben 112 Acil Sağlık ekiplerinin duyarsızlığına değil prosedüre dikkat çekilmesini istiyorum. Önce can mı, yâ da prosedür mü? Bunu sorgulamak gerekir” dedi. Saat 19.00’da Söke’den çıkan ambulans 21.10’da İzmir 9 Eylül Üniversitesine ulaştı. Eşinin durumunun pek iç açıcı olmadığını söyleyen Bayan Toksal, bir kez daha anlamsız prosedürün gözden geçirilmesini istedi, “Yabancılar acil durumdaki hastalarını ülkelerine götürmek için özel uçak tahsis ederlerken, ülkemizde maalesef iller arasındaki prosedürü aşamıyoruz. Çok yazık” deyip üzüntüsünü dile getirdi. Yılmaz ÖLMEZ