Gerçek Gazetesi / Durmuş TUNA

Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir, Söke Mimarlık Fakültesinin 2020-2021 Eğitim ve Öğretim Sezonunda da açılmamasının sorumlusunun kendisinin olmadığını söyledi. 

“YÖK ilçelere fakülte açılmasına sıcak bakmıyor. Talep yazısını oy birliğiyle Senatoya gönderdim. Bu yönde 4 kez başvuru yaptım. Son olarak 45 dakika sunum yaptım. Son bir kez ilçeye fakülte açılması izni verilmesi yönünde çaba sarfettim. Söke’ye fakülte açılmamasının suçlusu ben değilim.” dedi. 

Söke ziyaretinizde ilçemize fakülte açılması konusunda olumsuz görüş belirtip; “Siz olsanız, anne-baba olarak çocuğunuzu Söke’ye okuması için gönderir misiniz?” şeklindeki söylemini hatırlattım. 

Böyle bir şey demediğini söyledi. 

Bu söyleminin, Hürriyet Gazetesinde çıkan haberde de yer aldığını belirttim. 

Rektör Aldemir izlenen yolun yanlış olduğunu belirtti. 

“YÖK’e gidiş şekli ters olmuş. Akademisyenler işlerine müdahale edilmesinden hoşlanmazlar. STK ve Esnaf Odaları Başkanlarının YÖK Başkanıyla görüşüp; Söke’ye fakülte izni verilmesini beklemek doğru bir yaklaşım değildi. YÖK’e gidilecekse Akademisyenlerle gidilir. Siyasilerin de Akademisyenlere fazla müdahalesi olmaz. Bugüne kadar izlenen yol yanlış olmuş. Mustafa Savaş ile görüştüm ve onun da çabalarıyla TOKİ’yi getiriyoruz, profesyonel ligde mücadele edecek futbol takımını kuruyoruz.” dedi. 

TOKİ ve futbol takımı örneği “siyasilere başka başka işler için gidin” mesajıydı. 

Rektör Aldemir’in Vekil Savaş ile yakınlığı biliniyor. 

Vekil Mustafa Savaş ismini de bilinçli olarak zikretti. 

AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş ismini özellikle zikrettiğini düşündüğüm için de AK Parti Aydın Milletvekili Metin Yavuz ile aranızdaki çekişmeler konuşuluyor ve yazılıyor. 

(Bu yönde benim de yazılarım oldu)

“Söke Mimarlık Fakültesi aranızdaki çekilmeye kurban gitmiş olabilir mi?” dedim.  

Böyle bir ihtimal olmadığını söyleyip; “Söke’ye fakülte açılması için 4 kez girişimim oldu” söylemini tekrarladı. 

Durum şimdilik değil, böyle giderse gelecekte de vahim!

Söke bir eğitim-öğretim sezonundan daha mahrum kaldı. 

Söke olarak acilen yeni bir eylem plânı hazırlamalıyız. 

Kaymakam, Belediye Başkanı, STK’lar ve Esnaf Odaları Başkanlarının da yer aldığı bir heyet çalışmalara başlamalıdır. 

Genç Kaymakamımız Soner Zeybek ve de Söke Belediye Başkanı Levent Tuncel’in öncülüğünde 2021-2022 Eğitim ve Öğretim Sezonu için farklı bir yol izlenmeli. 

Zeybek ve Tuncel, YÖK’ün endişelerini gidermeli hatta garantör olmalı. 

Vekil Metin Yavuz konusunda ısrarcı olunmamalı. 

Görüldü ki; Vekil Yavuz’un YÖK Başkanından randevu alması yeterli olmuyor. 

Şu da bir gerçek!

Vekil Yavuz, olsa da hoş olmasa da hoş Söke Çayı Islahı Projesini hayata geçirebiliyor ama olmazsa olmazımız Söke’ye fakülte konusunda yetersiz kalıyor. 

Vekil Yavuz istediği için de Rektör Aldemir’e cephe alıp; Söke Mimarlık Fakültesinin açılmasını riske edemeyiz. 

Aydın’ın iktidarı, muhalefeti bütün Vekillerinden yardım istenmeli. 

Ne gerekiyorsa yapılmalı.

Çünkü bir eğitim-öğretim sezonunu daha kaybetme lüksümüz yok. 

Basın Bayramında hem de Aydın basının önünde sorduk!

“Söke Mimarlık Fakültesinin açılmamasının 

sorumlusu kim?

Söke basını olarak kimden hesap soracağız?

Söke Fakültesinin açılmamasının sorumlusu

ADÜ Yönetimi mi,

YÖK mü,

AK Parti Aydın Milletvekilleri mi?

Hanginizin yakasına yapışalım?” diye tepki gösterdik. 

Söke olarak hepsinin yakasına yapışalım. 

Hakkımızı SÖKE SÖKE alalım. 

Bunun için de etkili lobi faaliyetlerini hızlandırmalıyız. 

Rektör Aldemir, “Fakülte izni alamadık ama üç yeni bölüm açılması onayı çıktı” dedi. 

İki yıllık olacak üç yeni bölüm şimdilik kabulümüz ama Söke Fakültemizi istiyoruz. 

Ağzımıza bir parmak bal çalıp bizi susturamazsınız.

Pantolon kalmadı, gömlek verelim, deniliyor

Kendisine söyledim!

“Bu konuda Söke rahatsız. Bu rahatsızlık sizin de başınızı ağrıtır” dedim. 

Cevap olarak, geçmişte popülizm yapıldığını belirtti. 

“Söke’de en çok ne yetişiyor ona bakılarak hareket edilmeliydi” dedi. 

Söke’ye Mimarlık Fakültesi sözü verilmesinin doğru olmadığını ve bu nedenle de sıkıntı yaşandığının altını çizdi.

"Örneğin çimento üretiliyor ve jeoloji Mühendisliği verilebilirdi" dedi. 

"Söke'de en çok pamuk üretiliyor, çimento değil" dedim.

Çimento ne alaka ya!

Söke halkı, anlayacağınız yıllarca bizimle oynamışlar. 

Rektörün söyleminden anladığımız, olmayacak duaya “amin” demişiz. 

YÖK ilçelere fakülte konusunda sıcak bakmadığı gibi, Söke’ye mimarlık fakültesine hiç sıcak bakmıyormuş. 

İllâki fakültemiz istiyoruz ve bu ısrarımızdan da vaz geçmeyeceğiz. 

Yanılmıyorsam Türkiye'de 300 ilçede fakülte var.

300 ilçeye gelince var da Söke’ye gelince mi olmuyor?

Söke olarak sözümüzü tuttuk ve sıra YÖK’te!

Son olarak Rektör Aldemir’e şunu söylemek istiyorum!

STK Başkanlarımız ve Esnaf Odaları Başkanlarımız Söke’mizin değerleridir. 

Mimarlık Fakültesi Binasının yapımı için 6,5 Milyon TL. harcandı. Bu paranın da 700 Bin TL.’sini Refik Karataş’ın Başkanı olduğu Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifi verdi. 

Fakülte Binası Yapım İşi Devletin kasasından değil, Söke halkının cebinden ödendi. 

STK ve Esnaf Odaları Başkanlarının YÖK Başkanı ile görüşmesinde bir sıkıntı ya da terslik görmüyorum. 

Fakülte Binasının arsasını vermeye gelince ve de Binanın yapımında parayı vermeyi gelince iyi de görüşmeye gelince mi yanlış!

STK ve Esnaf Odaları Söke’mizin değerleridir. 

Atıl vaziyette çürümeye terkettiğiniz Fakülte Binası da bunun en güzel kanıtıdır. 

Bu saatten sonra Devleti temsil eden AK Parti Hükümetinin Aydınlı Vekillerine ayıplarını temizlemek düşer. 

Siyasi çekişmeyi bırakın ve Söke’nin hakkını Söke’ye verin. 

Başka alanlarda isterseniz birbirinizi yiyin. 

Siyasi çekişmenize Söke’yi alet etmeyin.