TBMM GERÇEKTEN AÇILDI MI?..

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı.

Kapalı mıydı?

Sanıyoruz tatildeydi; yıllık iznini kullanıyordu vekillerimiz.

Peki, artık çalışacaklar mı?

Çalışmak için bir "iş" lazım.

Oysa bugünün milletvekilleri gizli işsizlerdir.

Maaşlarını almakta, konumlarının tüm avantajlarını sere serpe kullanmakta; ama... Artık fiilen birer gölge parlamenterlerdir.

Çünkü [artık] işleri yoktur!

Artık yasa çıkartma işi onlardan alınmış, Hükümet'e verilmiştir.

Kim almıştır bu işi onlardan?

  • FETÖ!..

FETÖ, belki kanlı emellerine ulaşamamış, ülkeyi ele geçirememiştir ama, eski ortaklarına büyük bir ihsan bağışlamıştır.

Fethullah Hoca Efendi adlı zatı muhterem, sebep olduğu kanlı darbe girişimi ile parlamenter düzeni lağvedilmesi, kuvvetler ayrılığı sisteminin rafa kaldırılmasına taban oluşturmuş ve böylece de, eski ortağına "Kanun Hükmünde Kararname" çıkartma imkanını bahşetmiştir.

Sayın Cumhurbaşkanı esip/gürlemekte ve şöyle buyurmaktadır:

  • Ne üç ayı arkadaş, belki 12 ay sürecek OHAL; belki daha fazla. Eskiden bir yasanın çıkartılması aylarca sürüyordu. Şimdi böyle değil.

Bir yasanın Meclis'te enine boyuna tartışılması demokratik rejimin bir nimetidir.

Demokrasinin bedeli biraz pahalıdır ama, dünyanın siyasal kültürü daha iyisini henüz üretememiştir.

O bedel ödenecektir ki, halkın yönetime katılması gerçekleşebilsin.

Milli iradenin gücü çıkartılan yasalara yansıyabilsin. Milli egemenlik gerçekleşebilsin.

O bedel, demokrasi tarihinde çeşitli halklar tarafından en ağır şekilde ödenmiştir.

Siz de 15 Temmuzda dökülen kanın bu bedelin içeriğinde yer aldığını her fırsatta dile getiriyorsunuz.

Ancak, 15 Temmuz şehitleri demokrasiyi kurtarmak için öldüler; demokrasinin fiilen ortadan kaldırılması için değil.

OHAL, adı üstünde "olağanüstü" durumlarda TBMM tarafından devreye sokulan bir Anayasal tedbirdir.

Adliye Bakanı'nın açıkladığı gibi, Anayasa'nın dışına çıkmak için kullanılan bir bahane değil...

Kanun Hükmünde Kararnameler, hukuk düzeninin içinde yer alan olağanüstü bir yetki devridir. Bu süreç kullanılarak fiilen geçilen eşi/benzeri bulunmayan ucube bir "Başkanlık" sürecinin "hukuk"a bandırılmış aracı değil!..

Önceki ve Sonraki Yazılar