Yazıcıoğlu: Demokrasiye yapılan müdehaleyi hoşgörmeye imkan yoktur

Yazıcıoğlu: Demokrasiye yapılan müdehaleyi hoşgörmeye imkan yoktur

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu geçtiğimiz günlerde Genelkurmay’dan yapılan açıklama ile ilgili değerlendirmeler yaptı.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu geçtiğimiz günlerde Genelkurmay’dan yapılan açıklama ile ilgili değerlendirmeler yaptı. Yaptığı açıklamada AKP iktidarını eleştiren Muhsin Yazıcıoğlu, Genelkurmay tarafından yapılan müdaheleyi de Türk demokrasisi ve hukuk devletine karşı yapılan açık bir muhtıra ve müdehale olarak yorumladı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hükmi şahsiyeti ve Türk Ordusu’nun maddi, manevi varlığına milletçe duyduğumuz tarihi ve kültürel saygıya rağmen bu müdehaleyi hoşgörmeye imkan yoktur diyen Muhsin Yazıcıoğlu özetle, “Mevcut AKP Hükümeti’nin ülkeyi huzur ve istikrar içinde yönetebilecek ehliyet, liyakat, dirayet ve cesaretten yoksun olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Cumhurbaşkanlığı seçimi münasebetiyle bir kez daha anlaşılmıştır ki, AKP iktidarı AB’nin, bazıları açıkça milli bağımsızlık, beka ve menfaatlerimizi tehdit eden talepleri doğrultusunda, bugüne kadarki 9 reform paketini peş peşe çıkartmakta büyük bir el çabukluğu sergilerken, cumhurbaşkanını halkın seçmesi, milletvekilliğinin dokunulmazlığının sınırlandırılması gibi gerçek demokrasinin önünü açacak veya yolsuzlukların üzerine gitmek gibi kamu vicdanını rahatlatacak yeni bir reform paketini hiçbir şekilde gündeme getirmemiş, ne zaman ki muhalefet partilerinden birinin 27 Nisan’daki Meclis oturumuna katılıp katılmaması söz konusu olunca, Cumhurbaşkanılığı seçiminin ardından böyle bir reform paketi açacağı vaadini aynı gün kamuoyuna açıklamıştır. Bu siyasi rüşvetçilikten başka birşey değildir. Ne var ki iktidar ve hükümet kanadının bütün bu olumsuz ve yetersizliklerininin hiçbiri demokrasi ve hukuk sürecine müdehale etmeyi meşru ve haklı kılmaya yetmez. Genel Kurmay Başkanlığı adına yayınlanan bildiri, Türk demokrasi ve hukuk devletine karşı açık bir muhtıra ve müdehaledir. Bildirinin üslup ve muhtevasına gelince, öncelikle Türk Milleti’nin sıradan bir ferdi olarak da BBP olarak da derin bir üzüntü ve kaygı taşıdığımızın bilinmesini isteriz. Bu bildiri Türk Milleti’nin bizim gibi hayatları boyunca “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” şiarını baştacı yapmış bütün fertlerinin milli ve manevi vicdanlarında derin bir yara açmıştır. Zira, Türk Askeri’nin başına çuval geçirilirken bile, güney sınırlarımızın bitişiğinde milli varlığımıza hasım bir siyasi ve askeri güç, gözlerimizin önünde adım adım büyütülüp karşımıza çıkarılırken bile, Türkiye Cumhuriyeti global güçlerin Büyük Ortadoğu Projesi’ne, milletin iradesi hilafına mevcut AKP iktidarı tarafından açıkça angaje edilirken bile, AB’ye üyelik süreci adına Mustafa Kemal Atatürk’ün en az laik Cumhuriyet ilkesi kadar mühim ve belki ondan da öncelikli mirası olan tam bağımsızlık, milli ve üniter devlet yapısı ilkeleri sistemli bir şekilde yok edilirken bile, Kıbrıs gibi milli namusumuz haline gelmiş bir davada AKP iktidarının başından beri her türlü taviz verilirken bile, milli iktisadi varlıklarımız uluslararası sermayeye haraç mezat satılırken bile kullanılmayan ölçüde sert ve tehditkar bir üslupla, Kur’an-ı Kerim okuma yarışlarını, kız çocuklarının ilahi okumasını, okul müdürlerinin Şanlı Peygamberimizin Kutlu Doğum Gününe katılmalarını rejim tehlikesi gibi görmenin, gerçekte en büyük milli tehlikelerden biri olduğuna inanıyoruz. Bu günden itibaren Türk siyasi hayatının içine gireceği süreçte, demokrasi ve hukuk dışı hiçbir tasarruf ve dayatmaya destek vermeyeceğimizi ısrarla vurguluyor ve bilhassa 12 Mart döneminde görüldüğü tarzda TBMM dışında kurulacak ve milli iradenin tecelligahı olan Meclis’i devre dışı bırakacak her türlü iktidar ve hükümet formülünü gayri meşru ve hukuk dışı sayacağımızı şimdiden ilan ediyor, Büyük Türk Milleti’ni birlik ve beraberlik içinde davranmaya, vekar ve sükunetini muhafaza etmeye davet ediyoruz. Ancak, bir kere daha ifade ediyoruz ki, ne birlik, beraberlik endişemiz, ne de vekar ve sükunet çağrımız, demokratik hassasiyetler ve meşru hukuka sadakatteki kararlılığımızı devam ettirmemize engel olmayacaktır” dedi. İmdat GÜÇLÜ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.