AMAÇ DÜN NEYDİ?.. BUGÜN NE?..

FARUK HAKSAL

 

Amaç dün neydiyse, bu gün de o…

Çünkü dün de Türkiye’yi hâkim sınıflar yönetiyordu, bugün de.

Dün de emperyalizmin ülke içinde yerli-işbirlikçileri vardı; bugün de.

Bugün ile dünün hiç mi farkı yok?

Var tabii…

Dün toprağa verilen tohumlar, bugün yeşerdi, semirdi.

Dün halkın dimağını;

-        Kahrolsun komünistler, sloganı tütsülüyordu…

Bugün bu tütsü artık yetmiyor.

Bugün halka sunulan afyona “ciddi” ilaveler yapıldı; türlü renkler katıldı; cübbeler, külahlar, türbanlar giydirildi…

Ama amaç değişmedi.

Yöntem değişmedi. Polisin copu, bombası, tekmesi değişmedi!..

Amaç, halkın bilincini buğulu tutmaktır.

Gerçeklerin görülmesini önlemek için gözleri bağlamak, kulaklarını tıkamak, dimağları başka hedeflere doğru yönlendirmektir.

Hedef, [örneğin] 1 Mayıslar’ı şiddete bulamak, halkın gözünde korkuya ve gerginliğe dönük bir imaj yaratmaktır.

Emperyalizm, kendi ülkesinde düğün bayram kutlanmasına izin verdiği “işçi Bayramı”nı, bizim ülkemizde kana bulamak için elinden geleni ardına koymamaktadır.

Peki niçin böyle yapılmaktadır?..

Batı refah toplumunu yaşamaktadır.

Batılı işçi sınıfı, emperyalist kardan payını almakta, bir ölçüde “patronlaşmakta”… Ve netice olarak da, oturduğu yerde oturmaktadır!..

Batı’nın işçi sınıfı, doğal müttefiki olan sömürülen ülkelerin emekçilerinden, cebine koyduğu payı oranında ayrı düşmüş; tarihi misyonuna ihanet etmiştir.

Dolayısıyla dünya halklarının kurtuluşunun dinamosu, [artık] milli kurtuluş mücadelelerinin birbirleri ile kenetlenerek emperyalizme karşı verecekleri mücadelenin içindedir.

İşte 1 Mayıslarda ortaya konan şiddet, bu gerçeğin halkın bilincine ulaşmasına engel olmak içindir!.. Türkiye halkının dostunu düşmanını ayırabilmesinin önünü tıkamak içindir.

Ne olur işçiler, ellerinde karanfillerle Taksim meydanında birbirleri ile kenetlenmenin, davula tokmak vurup, horan tepmenin tadına varabilse?..

Kıyamet kopar!

Batılı emperyalistler ve onların yerli işbirlikçileri için kıyamet,

-        Bu ülkenin emekçisinin bilinci üzerine her gün yeni bir tuğla konmasıdır!

Ve halkın, emperyalizme karşı mücadelenin tek kurtuluş yolu olduğunu görmesidir!

Peki, diyelim ki, bu tuğla kondu… Ve Türkiye halkı bu gerçeği gördü…

Bundan sonra ne olur?

Onlar için kıyamet kopar…

Bizler için ise; yeni, haysiyetli, özgür, bağımsız ve demokratik hukuk devleti yeniden işlemeye başlar. Ve tüm halk sınıfları mutlu bir ülkede, bu mutluluğun tadını çıkara çıkara yaşar…

 

İşte bütün mesele budur.