BU MU DEVLET ADAMLIĞI?

DURMUŞ TUNA

 

Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu için 20 Mayıs tarihinde iki paylaşım yapmış ve Devlet yöneticiliğine övgüde bulunmuştum. Detaylandırmamış ama 6 bin liralık bir alımla ilgili tavrı hoşuma gitmişti. Fotoğrafını kullanıp; Devlet adamlığının en güzel örneğini verdiğini yazmıştım. 

Kaymakamlık Makamında Söke halkının malı, mülkü ve de parasının emanetçisi olduğu için aynı zamanda da çok hassas davranmasından dolayı destek vermiştim. 

Yanlış yapmaya zorlanmaması gerektiği ve bu konularda da çok dik bir insan olduğunu dile getirmiştim. 
Özellikle de Söke OSB konusunda çok güvendiğimi belirtmiştim. 

Artık bu yöndeki düşüncelerimi yitirmeye başladım!
Söke Organize Sanayi Bölgesi (OSB) hakkında gündeme düşen iddia Söke kamuoyunda deprem etkisi yaptı! Bu olay düşüncelerimin değişmesi konusunda etken oldu. Bir de iddianın gerçek olduğu anlaşılınca basın mensupları olarak en ağır eleştirilerle sorumlulara halk adına yüklendik. 

Ben de konu hakkında ağır eleştiri yapanlardanım.

Çünkü, mevzu Söke ve Söke insanının haklarının ve hukukunun çiğnenmesi olduğunda dayanamıyorum ve kalemimden adeta kan damlıyor. 

Evet, konu OSB... 

OSB kimsenin malı değil!

Kimse de OSB'yi babasının bakkal dükkanıymış gibi yönetemez!

Hele hele bugün var yarın yok misali görev yapan mülki amir Tahsin Kurtbeyoğlu’nun keyfine göre hiç yönetilemez!

OSB'de tek bir sanayi arsası kalmış ve siz bu değeri 300 kişi çalıştıracak Sökeli yatırımcı varken, en fazla 20 kişi çalıştıracak İzmirli fabrikatöre vermeye çalışarak hangi akla hizmet ediyorsunuz? 
Altını çize çize bir daha söylüyorum!
Hem de son yani bir tane kalan 5000 m2 sanayi arsasından söz ediyorum. 
Bu arsada tüyü bitmemiş yetimin hakkı var ve onun hakkını da gözeterek değerlendirmek zorundasınız sayın KAYMAKAM...
Aksi taktirde ha harama el uzatmıssınız ha bu arsayı değerinin altında elden çıkarmışsınız, her ikisi de  eşdeğerde bir yaklaşımdır. 

Söke Belediye Başkanı Süleyman Toyran’a Söke OSB konusunda zerre kadar güvenmediğimi 20 Mayıs tarihli o paylaşımım da belirtmiştim zaten!
O; şimdilik açıklayamayacağım çok önemli bir konuda olduğu gibi, ne yazık ki, bu olayda da beni haklı çıkardı!

Ama siz!
Siz beni hayal kırıklığına uğrattınız, mahçup ettiniz sayın Kaymakam!
20 Mayıs tarihli iki paylaşımım dün yüzüme çarpıldı!
Sizin yüzünüzden, size kefil olduğum için mahçup oldum

Dilerim Söke Kaymakamı Söke’deki görev sürecinde böyle devam etmez!
Söke’nin ve Söke halkının çıkarlarını gözetir... 

Kasım Üzüm’e gelince!
Bu kadar önemli mi o koltuk ağabey! 
Söke'ye her gelen kaymakamla kanki durumu olmazsa olmazınız mıdır? 
Yanlış yapılıyor ve sesinizi çıkarmıyorsunuz!
“Ben o arsa plastik fabrikasına verildikten sonra Sökeli bir tekstilcinin teklifinden haberdar oldum!” diyorsunuz ama masaya yumruğunuzu vurmuyorsunuz!
20 Mayıs tarihli o paylaşımımda sizin için de güzel ifadelere yer vermiştim.!
Siz de yanılttınız beni!

Haluk Kutlay’ı konu bile etmeye gerek görmüyorum!

Haldun Işıklı’yı ise; iyi tanıyorum!
Söke OSB yönetiminde masaya yumruğu vuracak tek kişi o kaldı diye düşünüyorum. 
Umarım yanılmam...