Madde bağımlılığı lise çağında başlıyor

Madde bağımlılığı lise çağında başlıyor

Aydın Devlet Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Çağlar Açıkgöz, aileleri dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’de önemli bir sorun olarak görülen ergenlerde madde bağımlılığı konusunda uyardı.
Bağımlılığın ne olduğu ve nasıl geliştiği hakkında bilgiler veren Dr. Açıkgöz, “Bağımlılık, herhangi bir maddenin tedavi amacı olmaksızın ve fizyolojik bir ihtiyaca cevap vermeden giderek artan miktarlarda kullanılmasıdır. Her ne kadar bireyin özgür iradesi ile başlamış ise de, bireyin özerkliği zaman içinde ortadan kalkmaktadır. Bağımlılık nesnesinin kullanımı bir süre sonra çeşitli bozukluklar ortaya çıkarabilmektedir. Bu bozukluklar ruhsal veya fiziksel olabilir. Ruhsal bağımlılık, keyif verici bir uyaranı kullanmaya alışmak, onu arzu etmek ve olmadığı zaman da gerginlik ve kaygı yaşamaktır. Fiziksel bağımlılık, ruhsal bağımlılığın tersine uyarana bağlanma durumudur. Uyaranın yoksunluğunda vücutta titreme, terleme, kusma, kasılma gibi fiziksel değişiklikler görülür. Maddeyi sağlamak, kullanmak ya da bırakmak için büyük zaman harcama; madde kullanım nedeni ile sosyal, mesleki ve kişisel etkinliklerin azalması veya bırakılması; madde kesildiğinde veya azaltıldığında yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkması; fiziksel veya ruhsal problemlere rağmen madde kullanımını sürdürmek madde bağımlılığının temel ögeleri arasında yer alır” dedi.
MADDE KULLANIMI VE MADDE BAĞIMLILIĞI AYNI MIDIR?
Madde kullanımı ve madde bağımlılığının birbirinden farklı olduğuna işaret eden Açıkgöz, “Madde kullanımı ruhsal bir bozukluk değildir; ama madde bağımlılığı ruhsal bir bozukluktur. Bir bardak alkol almak ya da bir kerelik uyuşturucu almak ergenlerin ruhsal durumunu bozmaz ya da onların sürekli bu maddeleri kullanacaklarını göstermez. Oysa sürekli bu maddeleri kullanmak ve hayatı onlara göre yönlendirmek ergenlerin ruhsal durumunu etkiler. Madde bağımlılığının bazı evreleri vardır. Bu evreler her madde bağımlısında aynı olmamakla beraber, madde kullanan ergenleri anlama ve müdahalelerin doğru ve yerinde yapılması açısından oldukça önemlidir. Bağımlılık riski taşıyan ergenlerde çeşitli ruhsal evrelerin yanında biyolojik bir takım evrelerde bulunur. İlk evrede ergenin, kullanabileceği herhangi bir maddeden korkmadığı ve bu maddeyi kullanabileceğinin düşüncesinin geliştiği bir dönemdir. Daha sonra çeşitli nedenlerle madde denenir. Bundan sonra yaşanılan duygusal dalgalanmanın tekrarının isteği, çekilen ruhsal acıların dindirilmesi gibi çeşitli sebeplerle madde tekrar tekrar denenir. Bu evrelerde ergende, kullanılan maddeyi kontrol edebileceği düşüncesi sıklıkla görülür. Bundan sonra ise artık madde çok sık kullanılmakta ve ergenin hayatına olumsuzluklar getirmeye başlamıştır. Ergen daha önce görmek istemediği bazı gerçeklerle yüzleşmeye başlamıştır, ancak maddeyi bırakacak kadar da güçlü hissetmemektedir. Hayatıyla ilgili olumsuzluklar daha ciddi düzeylere geldiğinde ise kullanılan maddeyi bırakma girişimleri başlar. Maddeyi bir süre bırakabilse de tekrar maddeye başlama ile bir kısır döngü içerisine girilmiş olur” diye konuştu..
MADDE BAĞIMLILIĞINDA YAŞ ARALIĞI NEDİR?
Madde bağımlılığında yaş sınırının düşmekte olduğunu kaydeden Açıkgöz, şöyle konuştu: “Ergenlerin uyarıcı ve uyuşturucu maddeleri ilk olarak 13,7-14,2 yaşlarında denemektedirler. Ergenlerin madde kullanım sorunu ile ilk kez tedaviye başvuru yaşı ise 16 yaştır. Ergenlerin %70’nin çoğul madde kullanıcısı olduğu ve en çok lise çağında bu sorunu yaşadıkları bildirilmiştir. Kullanıcıların tercih ettikleri maddeler yıllar içinde değişiklik gösterebilir. Başlangıç maddesi genellikle o dönmede yaygın kullanılan madde olmaktadır. İlk madde deneyimi genellikle sosyal ortamda ve sigara ve alkol gibi yasal geçiş maddeleriyle olur. İlk kullanım genellikle gencin merakından ya da kolay ulaşılabilir olduğundan kaynaklanabilir. Ergenlerde son zamanlarda, madde bağımlılığından çok madde kullanımının artış gösterdiğini gözlemliyoruz. Madde kullanım bozukluğu hızla gelişen bir süreç değildir. İlk denemeden bağımlılığa kadar geçen süre yaklaşık 24-29 ay gibi çok uzun bir süredir. Aile yanında ya da sokak yaşantısı olan gençler arasında bu süre değişmemektedir. Bu da bize madde kullanım bozukluğu olan gençlerin ilk belirtilerinin ailenin gözünden kaçtığı ya da yok sayıldığının göstergesidir”
MADDE KULLANAN GENÇLER NASIL ANLAŞILIR?
Ailelere uyarılarda bulunan Açıkgöz, şunları kaydetti: “Okul başarısında düşme, arkadaş çevresinde ki değişiklikler, kendine bakım alışkanlıklarını bozulması, giyim kuşam tarzının değişmesi, hijyene dikkat etmeme gibi belirtilere dikkat etmek gerekir. Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımı farklı görüntülere duygusal dalgalanmalara neden olur. Donuklaşma, uyarılma, sakinleşme yatışma, dış dünyanın gerçeğinden uzaklaşma gibi belirtiler ortaya çıkar. İştahsızlık, kilo kaybı, uykusuzluk, kızarmış ve sulanmış gözler, bulantı kusma, ishal, aşırı terleme üzerinde alışılmadık koku ve giysilerde yanıklar, giyim tarzında belirgin değişiklikler çeşitli fiziksel belirtiler olabilir. Duygusal olarak ise; kişilik değişikliği, ani ve sık ruh hali değişiklikleri, yargılamada azalma, depresyon, genel bir ilgi kaybı tehlike işaretleri olabilir. Geceleri daha sık dışarı çıkıyor, eğlence yerlerine daha sık gitmeye başlamışsa, eski arkadaşların terk edip yeni arkadaşlar kuruyor ve ailesine kim olduklarından bahsetmiyorsa, çok sık para istemeye ve harcamaya başlamışsa, ona ait olmayan eşyaları üzerinde görüp bir daha da görmüyorsanız şüphelenmelisiniz. Madde kullanan ergenler okul ve ailede de bazı sıkıntılar çekmektedir. Zaman zaman okuldaki problemlerin daha önce fark edilmesi ile öğrenci ile iyi bir iletişimden sonra aileler uyarılmakta ve hastaların tedavisi sağlanmaktadır. Okulda; derslerin düşmesi, ilgisizlik, sık sık yok yazılma, okuldan kaçma, disiplin problemleri, arkadaş grubunun değişmesi uyarıcı bazı belirtiler iken evde ise sık sık tartışmaya girme, evden kaçma davranışı, kurallara uyulmaması önemli belirtiler arasında sayılabilir. Hastanemiz psikiyatri poliklinikleri madde bağımlılığı için ayaktan tedavi hizmeti vermektedir. 18 yaşa kadar çocuk ve ergen psikiyatrisi,18yaş üstü için yetişkin psikiyatrisi hizmet vermektedir. Aynı zamanda denetimli serbestlik hizmeti verilmektedir. Hastaların yatarak tedavileri gerektiği zaman en yakın AMATEM’ler hakkında bilgilendirme yapılmaktadır. Ayaktan tedaviye aldığımız hastalarda ilaç tedavileri bireysel ve grup tedavileri ve eğitimleri verilmektedir”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

GENEL Haberleri