SKANDAL

DURMUŞ TUNA

Bugün benim için günlerden ihbar!
Söke Cumhuriyet Savcılığına ihbarda bulunacağım.
Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu, Söke Belediye Başkanı Süleyman Toyran, Söke Ticaret Odası Başkanı Haluk Kutlay ve Söke Ticaret Odası Yöneticileri Haldun Işıklı ve Kasım Üzüm hakkında görevi suistimalden suç duyurusunda bulunacağım.
Çünkü bu kişilerin hepsi de Söke Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Üyesi ve 5 dönümlük sanayi arsasının satışında hile yaptılar.
Hileli satışı iptal ettirmek için ne gerekiyorsa yapacağım.
Bilindiği gibi; 5 dönümlük sanayi arsası için bir çok firma talipliydi ve bu firmalar arasında iki firma öne çıkıyordu. Firmalardan birisi Sökeli iş adamı Tamer Makaraç'ın ER TEKSTİL fabrikası, diğeri de İzmirli bir fabrikatördü. Makaraç'ın işletmesinin ön plana çıkmasının nedeni haklı sebeplere dayanıyordu. Faaliyetteki mevcut işletmesinde 125 kişi çalıştırıyordu ve 5 dönümlük sanayi arsasını alarak 300 kişi istihdam edeceğini söylüyordu. 1250m2 olan işletmesini 5000m2'ye çıkarark büyümeye gitmek istiyordu. 
Ama bu büyümeyi istemeyenler de vardı!
Ve bu büyümeyi engellemek için fırsat kolluyorlardı.
Aradılar, taradılar ve sonunda devede kulak misali kendilerince bir gerekçe buldular!
Tamer Makaraç, 12. madde de sorulan İstihdan Edilecek Personel Sayısı bölümünü boş bırakmışmış.
İşte tam da bu noktada büyük bir rezalet yaşandı. 
Söke OSB Arsa İçin Başvuru Formunun 10. maddesinde sorulan, firmanın toplam personel sayısı bölümünde bu bilgi 125 kişi olarak belirtilmiş olmasına rağmen görmezden gelindi.
Kaymakam Kurtbeyoğlu’nun, ER TEKSTİL'in elenmesine gerekçe olarak gösterdiği bu neden akıllara zarar!
Kaymakam Kurtbeyoğlu'nun, "Bu firmanın kaç kişi çalıştıracağı belli bile değil!" açıklaması bir devlet adamına yakışmaz.
Ayıptır, yazıktır, günahtır…
Devletin; Söke'yi yönetmesi için gönderdiği en büyük mülki amirin açıklamasına bakın!
İnanılır gibi değil…
Söke OSB'den yer almak isteyen fabrikatörlerin gönderdiği jetlere, uçaklara binip Türkiye'nin ta öbür ucuna gitmeyi biliyorsunuz da Söke OSB Müdürünü aratıp, "Tamer Bey, kaç kişi istihdam edeceğinizi belirtmemişsiniz!" uyarısında bulunmayı mı akıl edemiyorsunuz?
Kapasite raporunda kullanacağı enerji miktarından tutun da su miktarına, çalışanların vardiya sayısına, işletmede kullanılacak motorlu araç sayısına, üreticek mamül adına, günlük ve yıllık üretim kapasitelerine, ürettiği mamülün birim satış fiyatına kadar belirtmiş bir firma eleniyor!
Gerekçe ne?
Kaymakam Kurtbeyoğlu'na göre çok büyük bir sebep!
Kaç kişi çalıştıracağını belirtmemiş!
Tamer Makaraç'ın işletmesi Gaziantep'te değil Kaymakam Bey! 
Güllübahçe sınırları içerisinde!
Ve daha önce de o işletmeye misafir olduğunuzu öğrendim.
ER TEKSİL Türkiye'nin öbür ucunda olsaydı, belki Tamer Makaraç’ın da jeti olurdu ve sizleri aldırtmak için göndertirdi. Yanınızda götüreceğiniz Söke OSB yöneticileri (daha önce olduğu gibi) viskilerini yudumlayarak VIP konforuyla yolculuk ederler ve fabrikatöre kaç kişi çalıştıracağını sorardınız.
Firma kaç kişi çalıştıracağını açık açık ve tüm detaylarıyla belirtmiştir. 
Yeter ki görmek istensin!
Görünen o ki; ER TEKSTİL'in elenmesi olayında anlayana sivrisinek saz, anlamak istemeyene de davul, zurna az durumu hasıl olmuştur.
Kaymakam Bey!
İsterseniz şöyle yapalım!
Mülki amirsiniz yetkiniz var! 
Demokrasi meydanına 80 promil alkollü gelen ve kadınlara, kızlara sarkıntılık ettiği için hem kadınlardan dayak yiyen hem de Söke Emniyet Müdürlüğünde hakkında işlem yapılan TiVi'ci E.Ö. kişisinin söylemiyle Söke'nin Cumhubaşkanı sayılırsınız.
İlçemiz okullarındaki ilk öğretim 4. sınıf öğrencilerine, "mevcut haliyle 1250 m2'lik alanda 125 kişi çalıştıran bir tekstil fabrikası, 5000m2'lik alanda kaç kişi çalıştırır?" şeklinde bir soru sorsak, sanırım üç aşağı beş yukarı hepsi de doğru cevaplar verir.
Yakışmadı Kaymakam Bey!
Adaletli yönetici özelliğiniz bu satışta lekelendi.
Eğer ki, emekliliğe hak kazandınızsa, verin istifa dilekçenizi ve tekaüte ayrılın. 
Söke OSB Yönetim Kurulu Başkanı olarak, 5 Eylül'de düzenlediğiniz basın toplantısı da fiyaskodur, skandaldır!
Basın toplantısı düzenleyerek, 18 firmanın müracaatta bulunduğunu ve bu firmaların 7 sinin şartları yerine getiremediği için elendiklerini söylediniz. Kalan 11 firma arasından tercih yapılarak, 5 dönümlük sanayi arsasının hak eden firmaya verileceğini açıkladınız. 
Basın mensuplarının gözlerinin içine baka baka bu sözleri sarfettiniz!
Beni ve gazeteci Nezir Çetin’i hedef alarak, “Gizli saklı bir iş yaptığımızı ispat edin, istifa ederim!” dediniz.
İşin aslı şuydu ve; "Biz, Söke OSB Yönetimi olarak bu sanayi arsasını tam bir ay önce İzmirli fabrikatöre verdik! Satış karşılığında Söke'de yapımı süren fakülte binası için bağış çeki bile aldık!" demeliydiniz.
Bu durumda ben de dün size sözünüzü hatırlattım ve istifa edin çağrısında bulundum.
Karar sizin!
Söz ağızdan çıkar ve bu sözünüzü uygulamama kararınıza saygı duymayacağım.
Söke kamuoyuna bu satışın hileli olmadığına kimse inandıramaz!
Bu saatten sonra da yargı bu olayı araştıracak ve doğruyu herkes görecek.
Söke'yi yönetenler eşek yellendikçe yalan söyleseler de gerçekler hiç bir zaman gizli kalmaz ve bu olayda bir kez daha gördük.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ne demişti?
Yatırım yapmak isteyen işletmeciye her türlü kolaylık Devletimiz tarafından sağlanacaktır. Engelle karşılaşan bizzat bana ulaşsın! Derdini, sıkıntısını bana söylesin! Bürokratik engellerin aşılması için bizzat ben talimat vereceğim!!!