"ZARARIN NERESİNDEN DÖNERSEK KÂRDIR" DENİLMELİYDİ

DURMUŞ TUNA

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun CHP'den gidişi çok iyi oldu.
Kendi isteğiyle ve topuklayarak gitmesi büyük lütuf.
CHP için, Aydın için, Aydın halkı için, özellikle de, Kuşadası ve Kuşadası halkı için iyice sorun olmaya başlamıştı.
CHP'de belediye başkanı olarak son dönemiydi.
Kendisinden sonrası için enkaz bırakmayı hedefledi.
CHP'nin seçim kaybetmesi için, 2024 yılı yaz sezonundan itibaren sistemli olarak çalıştı.
CHP'nin AYDIN'da başarılı olmasını istemiyordu.
2029 yılında yapılacak seçim kaybedilsin istiyordu.
2024 mahalli seçimlerinde bu kötülüğü Kuşadası üzerinden denedi.
Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel seçimi kaybetsin istedi ancak başaramadı.
Kuşadası'nda seçim kaybedilmesi için yapmadığını bırakmadı.
Muhalefete her türlü desteği sağladı.

Çerçioğlu'nun, Kuşadası ve Başkan Günel ile problemi CHP'den istifa edip, AKP'ye geçtiği son ana kadar bitmedi.
AKP'ye geçti ve hâlâ düşmanlık yapıyor.
Ömer Günel'i kendisine rakip görüyor.
Bu olayın sebebi kendisi.
İzmir'den aday olmak istiyordu ve Başkan Günel'in Aydın BŞB Adayı olmasını teklif etti.
Başkan Günel teklifi kabul etmediği halde ismini anketlere yazdırdı.
İzmirliler'den adaylığı "aman ha! def-i bela" denilerek kabul görmedi.
Anket sonuçlarına göre, Başkan Günel'in halka karşılığı vardı.
Bu duruma canı sıkıldı.
Ömer Günel'i potansiyel BŞB Adayı kendisi yaptı.
Aydın'dan aday gösterilmesi gecikince de, halkta karşılığı olduğunu gördüğü Başkan Günel'i hedef aldı.
Plân kurdu ve Kuşadası'nda seçim kaybedilsin ve de Günel'in siyasi geleceği bitsin istedi.
CHP'nin Kuşadası'nda oy kaybının sebebi Özlem Çerçioğlu'dur.
CHP seçimi kaybetmediğine şükretmeli!
Başkan Günel, Çerçioğlu tehlikesini fark etti ve ayak oyunlarına karşı zamanında önlemler aldı.
Muhalefetten çok Çerçioğlu ile mücadele etti.

Aydın Büyükşehir Belediyesi ile çalışan ben dahil, bazı gazetecilere, "Ömer Günel'e destek vermeyin" denildi.
Özellikle hizmet binası açılış töreninden sonra basın mensupları baskı görmeye başladılar.
Seçim bittikten sonra da, Kuşadası Belediyesi ve Ömer Günel haberlerine müdahale edildi.
Haber sitelerinden kaldırılan haberler oldu.
Özlem Çerçioğlu'na çok yakın isimlerin taraflarını belli etmeleri istendi.
Özlem Çerçioğlu ile 10 yıllık çalışma sürecini sonlandırılma nedenim bu baskılar oldu.
Cem Celil Lale ve Ergün Poyraz da ayrıldılar.
CHP Aydın Milletvekilleri Bülent Tezcan ile Süleyman Bülbül, CHP ilçe belediye başkanları Ömer Günel, Hatice Gençay, Ertuğrul Tetik, Anıl Yetişkin hedefte olan isimlerdi.
Basın mensupları hiç bir problem yaşamadıkları bu isimlerle karşı karşıya getirildiler.

Çerçioğlu yoldan çıkmıştı.
Kontrolsüz bir güce dönüştü.
Kemal Kılıçdaroğlu dönemi son bulduğu halde özgüven patlaması yaşıyordu.
CHP Genel Merkezinde genel başkanlık seçiminde çok büyük saygısızlık yaptığı Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu kadroları olduğu halde meydan okumaktan geri kalmıyordu.
Seçim arefesinde skandal bir karara imza atmaktan geri kalmadı.
Kuşadası'nda hizmet binası açılış törene bir saat kala açılışın yapılacağı alandan ayrılması talimatını verdi.
Kendisi de açılış törenine katılmadı.
CHP AYDIN MİLLETVEKİLLERİNİN açılışa katılmasından rahatsız oldu ve problem yarattı.
Tek başına şov yapmak istiyordu.
Bülent Tezcan ve Süleyman Bülbül'den rahatsız oldu.
Sonrası herkesin malumu!
Çerçioğlu kaynaklı kriz çıktı.
Başkan Günel yine saldırıları savuşturmaya çalıştı.

Çerçioğlu’nun seçimler bittikten sonra düşmanlığı artarak devam etti.
2024 yılı turizm sezonunda Kuşadası'na verdiği zararı herkes gördü.
2025 yılı da farklı değildi.
Turizm sezonuna kısa bir süre kala Çerçioğlu yine gündemdeydi.
Yakıp, yıkmaya ve yok etmeye başladı.
Herkes açısından beka sorununa dönüştü.
CHP'de kalması ve müdahale edilmemesi halinde CHP Aydın'ı kaybederdi.
Son dönemiydi ve emeklilik hesapları yapan Çerçioğlu CHP için tehditti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kuşadası ve Didim'e yönelik saldırılar konusunda zaman zaman duruma müdahale etti.
CHP, İlçe belediyeleri, Aydın halkı zarar görüyordu ve tedavi mümkün görünmüyordu.
Aslında 2024 yılı mahalli yerel seçimlerinde "zararın neresinden dönersek kârdır" denilmeliydi.
Özlem Çerçioğlu aday gösterilmemeliydi.
Seçimlere altı ay gibi kısa bir süre olması nedeniyle aday gösterilmek zorunda kalındığını düşünüyorum.
Yine de aday gösterilmemeliydi.

CHP Genel Merkezi büyük yükten kurtuldu.
Görevi kötüye kullanma suçu dahil, hakkında açılmış 15'ten fazla suç dosyası bulunan Çerçioğlu'na operasyon an meselesiydi.
Operasyon yapılması halinde savunulamayacaktı.
Özlem Çerçioğlu ismi CHP'ye çok büyük zarar verecekti.
AKP'ye geçmeseydi bugün cezaevinde olacaktı.
CHP Genel Merkezi tutuklanma korkusuyla AKP'ye topuklayan Çerçioğlu belasından kendiliğinden kurtulmuş oldu.
CHP'liler helva döktürüp, hayır hasenat yapsınlar.
14 Ağustos'u kurtuluş günü ilân etsinler.
Gülsünler, eğlensinler...