Çocuğunu liseye gönderen yoksul ailelere teşvik projesi

Çocuğunu liseye gönderen yoksul ailelere teşvik projesi

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, yoksul aile çocuklarının eğitimleri için hazırlanan projeye ilişkin, “Eğitime yüzde 100 katılımı sağlayana kadar bu desteklerimiz devam edecek.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı İslam, Avrupa Birliği (AB) tarafından fonlarla desteklenen “Çocuğunu Liseye Gönderen Yoksul Ailelere Teşvik” projesinin Rixos Otel’de yapılan tanıtım toplantısına katıldı. “Çocuğunu Liseye Gönderen Yoksul Ailelere Teşvik” projesinin amacının sadece ekonomik katkı vermek olmadığını, lise çağı çocukların devamsızlık ve okuldan ayrılma sorunlarıyla alakalı olarak eğitim, danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin verilmesi amacını da taşıdığını vurgulayan Bakan İslam, “Bu programın gençlerimizin eğitimine yüzde 100 katılımı için uygulamakta olduğumuz ya da uygulayacağımız son program olmadığını söylemek istiyorum. Eğitime yüzde 100 katılımı sağlayana kadar bu desteklerimiz devam edecek. Destekleri sağlamak ve arzetmek bizden, bu destekleri teşvike çevirmek ve kendi istihdamı için kullanmak gençlerimizden” dedi.

DESTEK ALMAK İSTEYEN AİLELERİ BEKLEYEN ŞARTLAR
Bakan İslam, toplantıda yaptığı konuşmada, 2013 yılından itibaren bu tür desteklerin verildiğini vurgulayarak, “Şartlı Nakit Desteği programı gibi programlar yoksul aile çocuklarının temel hizmetlerden faydalanmasını amaçlıyor. Bu desteklerin bir şartı bulunuyor. Desteği alan ailelerin yerine getirmesi gereken şartlar; çocuklarımızın düzenli sağlık kontrollerine götürülmesi, kaydoldukları okullara düzenli gitmeleri, 18 yaşını bitirinceye kadar eğitim sisteminin içinde kalmaları” diye konuştu.

KIZ ÇOCUĞA ERKEK ÇOCUKTAN FAZLA DESTEK
Şartlı eğitim yardımlarının okul öncesinden lise son sınıfa kadar örgün eğitime katılan öğrencilerin ailelerine verildiğini açıklayan İslam, “Kız çocuklarına verilen destekler, erkek çocuklarına verilen destekten; liseye devam eden çocuklara verilen destekte ilköğretime devam eden çocuklarına verilen destekten daha fazla. Bu destekler annelerin hesaplarına yatırılıyor. Bu, annelerimizin ekonomik açıdan güçlenerek aile içindeki karar mekanizmalarında daha çok etkin olabilmelerini sağlıyor” ifadelerini kullandı.

“BU PROGRAMLARIN ZAYIF NOKTALARINI DA GÖRÜYORUZ”
Bakan İslam, bakanlık olarak yaptıkları etki analizi çalışmalarının önemli veriler sunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“2013 yılından itibaren yapılan etki analizi çalışmalarında bu tür destekler ailelerin müstakbel ekonomik şoklara karşı dayanıklı olmasını da sağlıyor. Elimizdeki verilere göre, bu eğitim destekleri okula devamsızlık oranlarını en az yüzde 50 oranında engelliyor. Bir başka veri, bu desteklerin kız çocuklarının eğitime katılmasını daha çok teşvik ettiğini ya da “Şartlı Nakit Desteği” programlarının kız çocukları üzerinde daha fazla etkili olduğu şeklinde. Bunlar mutlaka sürdürmeyi planladığımız programlardır. Ancak yaptığımız etki analizlerinde bu programların zayıf noktalarını da görüyoruz. Mesela bu programların uygulanmasıyla birlikte ilkokula devam oranı yüzde 100 fakat lise devam oranları ya da liseden ayrılmama oranlarının yüzde 70-80 arasında değiştiğini görüyoruz. Lise programlarında biraz daha dikkat etmemiz gerektiğini düşündük. Bu programların çıktılarını 2 yıl boyunca takip edeceğiz. 2 yıl içinde bu yüzde 70-80’lerin nereye çıktığını takip edeceğiz. Eğer bu oranlarda bir artış gözlemlersek fonlardan aldığımız kaynaklar tükendikten sonra kendi imkanlarımızla bu destekleri sürdürmeye devam edeceğiz.”
Geçen hafta açıklanan “Ailenin Korunması ve Dinamik Nüfus Yapısının Güçlendirilmesi” projesiyle ilgili de konuşan İslam, “Ailenin Korunması ve Dinamik Nüfus Yapısının Güçlendirilmesi projesi ve Çocuğunu Liseye Gönderen Yoksul Ailelere Destek projesi bize gençlerimizin, ailelerimizin ve istikbalimizin düzenlenmesiyle alakalı çok önemli ipuçları veriyor. Tüm ailelerimizin sosyal ve ekonomik risklerini azaltmak üzere, onlarla iletişime geçilerek bu risklerin tespit edilmesi, rehabilite edilmesi, çözüme ulaştırılması ve ailelerin yeniden kendi ayakları üzerinde durabilecek duruma getirilmelerini içerir” diye konuştu.

HER 500 AİLEYE BİR SOSYAL HİZMET GÖREVLİSİ
Bakan İslam, uyguladıkları Aile ve Sosyal Destek Programı’nı (ASTEK) aile hekimliği programına benzettiklerini kaydederek, “Her 3 bin ailenin bir aile hekimi varsa, ASTEK programında da her 500 ailenin bir sosyal hizmet görevlisi olacak. Bu görevliler ilgili ailenin ayağına kadar giderek hane bazlı incelemelerde bulunacak. O hanede meydana gelen sosyal ve ekonomik arızaları tespit edecekler, devletin tüm imkanlarını kullanarak bu arızaları rehabilite edecekler” şeklinde konuştu.
Bu program içinde yer alan bir başka konunun doğum sebebiyle ücretsiz izinde geçen sürelerin memuriyet kıdeminden sayılmasıyla ilgili madde olduğunu kaydeden Bakan İslam, şunları ifade etti:
"Bu, erkeklerin askerlikte geçen sürelerin memuriyet kıdemine sayılması programına benziyor. Kadınların da doğum izinlerinin aynı kapsamda değerlendirilmesini içeriyor. Bunun yanında pakette yer alan bir başka program kadınlara birinci doğumda 300, ikinci doğumda 400, üçüncü doğumda 600 TL ödenmesiydi. Anne olmayı düşünen tüm kadınlara çok değerli bir hediye ve teşvik olacak. Yurtdışındaki Türk annelere de bu desteğin verilmesiyle ilgili çalışmaların devam ettiğini müjdelemek isterim. Yardımlarımız şu ana noktalarda toplanıyor; sosyal yardım programları, proje destekleri ve istihdam teşvikleri. Bu projeler kapsamında yardıma muhtaç vatandaşlarımıza gıda, yakacak, barınma, eğitimde süreli yardımlar yapıyoruz.”

“KIZ VE ERKEK ÇOCUKLARIN EŞİT OLABİLMESİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Toplantıya katılan AB Delegasyon Başkan Yardımcısı Bela Szombati ise, AB tarafından desteklenen “Çocuğunu Liseye Gönderen Yoksul Ailelere Teşvik” projesi hakkında yaptığı açıklamada, “Eğitim sisteminde kız ve erkek çocuklar aynı seviyede durabilsinler. Kız ve erkek çocukların eşit olabilmesi için çalışıyoruz. Bu projenin kısa ve uzun vadedeki hedefi bu” diye konuştu.
Szombati, 'Türkiye’deki erken evliliklerin ana sorunun ne olduğu ile ilgili soruya ise, “Aslında Türk insanı bunu gayet iyi biliyor. Erkekler kadar kız çocukları da kendi geleceklerine karar verebilsinler” cevabını verdi.  

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.