Hyundai'den Kim Sae-hoon'un açıklamasına göre, firma yeni SUV'yi yakıt hücreli bir otobüs modeli ile birlikte Pyeongchang'daki Kış Olimpiyat Oyunları sırasında sergileyecek. SUV'nin konsept formu ise bu hafta gerçekleştirilen Seul otomobil fuarında 800 kilometreden fazla sürüş mesafesi ile tanıtılıyor. FE Fuel Cell konsepti bu yılki Cenevre Otomobil Fuarı'nda da yer almıştı. Her ne kadar Hyundai yakıt hücreli araçların ticarileştirilmesine öncülük etse de, Kore'deki altyapı yetersizlikleri ve yurtdışı etiket fiyatının yüksek olması nedeniyle satış açısından yarışta Toyota öne geçti. Hyundai'nin Mabuk'taki yakıt hücresi araştırma merkezi'nde konuşan Kim Sae-hoon "Endüstriyel yeniden yapılanma ve yeni teknolojilerin ortaya çıkışı bize yeni fırsatlar sunuyor. Bu değişikliklere öncülük etmek istiyoruz" dedi. Hyundai geçen yıl 242 adet ix35 yakıt hücreli otomobil satarken, Toyota 2016 yılında 2050 adet Mirai sattı, bunun 1100 adeti Japonya'ya teslim edildi.

Güney Kore'nin sadece araştırma için 10 hidrojen şarj istasyonu var, ticari kullanım için ise istasyon bulunmuyor. Bir sektör grubu olan Japonya Yakıt Pili Ticarileştirme Konferansı'na göre Japonya'da ise 79 tesis var. 2018 yılı başında 12 tesisin daha faaliyete geçmesi bekleniyor. Japonya 2020 yılında 160, 2025 yılında 320 hidrojen istasyonuna ulaşmayı hedefliyor.

Küçülen motorlar

Hyundai yakıt hücreli güç aktarma organı boyutunu bir içten yanmalı motorla kıyaslanacak şekilde küçültmeye çalışıyor ve böylece farklı modellere uyumluluğun yanı sıra maliyetleri düşürmek istiyor.

Hyundai'nin yakıt hücreli otomobil hareketine destek veren Güney Kore, sektör - devlet işbirliğiyle başlattığı bir proje ile 2020 yılı için Kore yollarında 10 bin yakıt hücreli otomobil, 14.000 adet yakıt hücreli otomobil ihracatı ve Kore içinde 100 şarj istasyonu hedefi koydu. Şubat ayında kurulan bir komite yakıt hücreli otomobillerin benimsenmesini hızlandırmak için bu yıl ayrıntılı bir plan hazırlayacak ve söz konusu hedefler için oluşturulan işbirliğini destekleyecek.

Global olarak, Hyundai, Toyota ve petrol endüstrisi devi Royal Dutch Shell Plc'nin de bulunduğu konsorsiyumun bir parçası. Konsorsiyum  hidrojen ile ilgili ürünlere beş yıl içinde 10 milyar euro (10,7 milyar dolar) yatırım yapmayı planlıyor.

Öte yandan, Başkan Donald Trump'ın yakıt verimliliği düzenlemelerinin gözden geçirilmesi ve çevre dostu politikaların sanayicilerin lehine olacak şekilde esnetilmesi yönündeki girişimleri nedeniyle ABD'de yakıt hücreli otomobiller geri plana itilebilir.

"Durdurulamaz trend"

Kim Sae-hoon, Trump'un benzinli araçlarla ilgili düzenlemeleri hafifletme konusundaki yorumunda "Tüm sektör genelinde kullanılacak bir teknoloji tek hükümetin düzenlemesiyle sarsılmaz. Trump tarafından yapılan düzenlemeler kısa vadede endüstrinin işine yarayacak gibi görünebilir ancak dünya çapında yeşil toplum hareketi artık geri dönülemez ve durdurulamaz bir trend" dedi.

Hyundai ve Kia, 2020 yılına kadar Kia yakıt hücreli araba ve lüks bir Genesis elektrikli araç da dahil olmak üzere 28 çevre dostu model planlıyor. Hyundai, EV'ler için 2018 yılında hazır olacak ilk mimarisini geliştirdiğini açıkladı.

Hyundai'nin en büyük pazarı olan Çin'de plan, 2020 yılına kadar ülkedeki toplam satışlarının %10'unu oluşturacak şekilde dokuz çevre dostu araç üretmek.

Hyundai, otomobil pazarında ve fiyat rekabetindeki "çeşitli faktörler" göz önüne alındığında, Çinli pil tedarikçileri ile çalışmayı düşündüğünü belirtti. Şirket, önümüzdeki yılın en yeni Sonata modeli ile ilk tak-çalıştır hibrit otomobil satışlarını başlatmayı planlıyor.

Kim Sae-hoon "En korktuğum Çin, onların itici gücü yüksek ve agresif" dedi ancak Çin'in yakıt hücresi pazarını genişletme hamlesini memnuniyetle karşıladığını da belirtti. "Eğer Çin yakıt hücreli otomobiller için daha fazla uğraşırsa, yakıt pili pazarı daha hızlı gelişebilir."