BÜYÜLÜ DÜNYA SİNEMA

Öğrencilik yıllarımda figüran olarak  bir ucundan beni de konuk eden Yeşilçam’da  anlatılan bir öyküyü daha sonraki yıllarda arda Uskan’ın bir yazısında okumuştum. “ Yönetmen Üçüncü sınıf rollerde oyunculuk yapan, bir mesleği de akrobatlık olduğu için  bazı filmlerde jönlere dublörlük de yapan Levent Çakır’a başrolde oynaması için öneri götürmüş. Buna çok sevinen Çakır, filmde Kilink rolünü yönetmenin istediği şekilde başarıyla oynamış.

Filmin  jeneriğinden, son yazısına dek yüzü görünmeyen başrol oyuncusu, yaşamında ilk ve son  kez  başrol oynadığı filmde yüzü hiç görünmeyince düş kırıklığına uğramış. Bu kadarla  kalsa iyi. Bir de filmin son sahnesinin çekildiği Galata Köprüsü’nde başına gelenleri dostlarına  anlatırken ağlayası geliyormuş. Son sahnenin çekiminde, peşinde polis olan Kilink köprüden Haliç’e atlıyormuş ve kayıplara karışıyor, film son buluyormuş. Haliç’in sularına atlayan Çakır yüzerek Karaköy’e çıkmış. Köprüde kurulan film setine, insanların şaşkın bakışları arasında gelince tüm set ekibinin toparlanıp çekim yerinden ayrıldığını görmüş. Yani Haliç’te başrol oyuncusunu unutan film ekibi olarak tarihe geçmiş o günkü çekimi yapanlar. Kilink de  Karaköy’den yürüyerek, Beyoğlu’nun yolunu tutmuş.

Bir çoğunun çekimi 1967 yılında gerçekleştirilen Kilink filmleri serisi,  “Kilink İstanbul’da” , “Kilink Uçan Adama Karşı” , “Kilink Soy ve Öldür” ,              “Şaşkın Hafiye Kilink’e Karşı” , “Mandrake Kilink’e Karşı” , “ Kilink Frankeştayn’a Karşı” , Killing Caniler Kralı”, 'Killing Ölüler Konuşmaz” ve 'Dişi Killing”    adlarını taşıyor.

Sonraki yıllarda da iki Killing filmi çekildi: 1971’de 'Killing Ölüm Saçıyor'  ve 1974'te çekilen 'Killing Kolsuz Kahramana Karşı'…  

Ülkemizde 1967’de  tam 208 film çekildi. Günlük gazetelerde ve dergilerde yayınlanan çizgi-romanlarla foto-romanların okuyucu üzerindeki ilgisi o yıl sinemaya da yansıdı.  Türk sinemasında yeni bir avantür filmler modası başladı. Killing  filmlerinden başka, Baytekin, Fantoma, Mandrake, Uçan Adam gibi kahramanları yabancı kökenli bir çok film yapıldı.

Birkaç yıl sonra izleyiciler Zorro türü serüven filmleriyle buluştu. Buna benzer yabancı kaynaklı çizgi roman kahramanlarına karşılık yerli bir çizgi roman kahramanı Tarkan ortaya çıkarıldı.  Söz konusu dönemde Süpermenler, Süperkızlar, Karaoğlan Malkoçoğlu, Zagor,  Kızıl Maske, yeşilcam kovboyları, bilimkurgunun ilk örnekleri olarak yaratıldı.

Geçtiğimiz yıllarda çekilen iki uzay filmi “G.O.R.A.” ve “Dünyayı Kurtaran Adam’ın Oğlu” filmleri Türk Sineması bilim kurgu örnekleri olarak sinema tarihimize geçmiştir. Bu filmlerden önce bir” Uzay Yolu” uyarlaması olan “Turist Ömer Uzay Yolunda”  ilk bilim kurgu Türk filmi olarak kabul edilmektedir.  (BİTTİ)

Önceki ve Sonraki Yazılar