Çanakkale'yi anlamak (2)

Çanakkale'yi anlamak (2)

 

SEYİT ONBAŞI:

 

Seyit Onbaşı, 1889 yılının Eylül ayında Havran İlçesi Çamlık (Manastır) köyünde dünyaya geldi. Babasının adı Abdurrahman, annesinin ki Emine idi.          

 

1912'de Balkan Savaşları'na katıldı. Savaş bittiğinde terhis edilmedi ve topçu eri olarak Çanakkale Cephesi'nde görev aldı. Çanakkale Savaşları'nda gösterdiği kahramanlıkla adını Türk tarihine yazdırdı. 18 Mart Deniz Savaşı sırasında, Rumeli Mecidiye Tabyası'nda ayakta kalabilen tek top vardı, onun da mermi kaldıran vinci bozulmuştu. Seyit Onbaşı büyük bir güçle 215 Okkalık mermiyi üç kez kaldırarak namlunun ucuna sürmüş ve bu kahramanlığı ile Ocean gemisi büyük bir yara almıştı. Seyit Onbaşı 1918 sonbaharında köyüne döndü. Sanatı olan ormancılık ve kömürcülüğe devam etti. 1934 tarihinde yürürlüğe konan soyadı yasasıyla "Çabuk" soyadını aldı. 1939 yılında akciğer hastalığı nedeniyle vefat etti.

 

TALAT PAŞA (1874-1921) 

 

Osmanlı devlet ve siyaset adamı Talat Paşa, 1874 yılında doğdu. İttihat ve Terakki Fırkası önderlerindendi. 1917-18 arasında sadrazamlık yaptı. Balkan Savaşları (1912-13) sırasında, bölgedeki karışıklıkları önlemek amacıyla Doğu Anadolu'daki Ermenileri topluca göç ettirdi. Bu uygulama nedeniyle Batı kamuoyunda "soykırım yapmak"la suçlandı ve "bir numaralı Ermeni düşmanı" ilân edildi. Alman ve müttefiklerinin savaşı kaybedeceğini anlayınca istifa etti. Daha sonra Ahmed İzzet Paşa'ya bıraktığı mektupta, millete karşı hesap vermek üzere geri geleceğini, gerekirse mahkemeye de çıkacağını bildirerek Almanya'ya gitti. 15 Mart 1921'de bir Ermeni tarafından Berlin'de öldürüldü ve Berlin'deki Türk Mezarlığı'na gömüldü. 1943'te kemikleri İstanbul'a getirilerek Şişli'de Hürriyet-i Ebediye tepesinde toprağa verildi. Talat Paşa'nın Meşrutiyet ve I. Dünya Savaşı yıllarını ele alan anıları ölümünden sonra "Talat Paşa'nın Hatıraları"(1958), "Talat Paşa'nın Anıları" (1986, 1990) adı altında yayımlandı

 

İşte sevgili okurlarım; Çanakkale, görüldüğü gibi emperyalistlerin Türkiye’yi bölme eğilimlerinin bağladığı yılın başlangıcıydı. Bilhassa İngilizler'in Türkiye üzerindeki oyunları bu savaşla temellendi. Halen de devam etmektedir. Bu gün sahil kentlerimizde yığınlaşan İngiliz vatandaşları'nın  varlığı, Türkiye sevgisinden dolayı değildir. Bunu iyi çözümlemek gerekmektedir.

 

 Bu gün, Didim’de son yıllarını geçirmek isteyen Türk vatandaşları, İngiliz vatandaşlarının verdiği rahatsızlıktan dolayı, başka beldelere göç etmektedir. Bu çok anlamlıdır. İngiliz oyunları devam etmektedir.

 

Maalesef emperyalistler savaşta geçemedikleri Çanakkale’yi barışta paralarıyla geçmeyi başarmışlardır. Bu yüzden Çanakkale çok önemli. Çanakkale’ deki İngiliz ve Fransız saldırıları ve bu saldırıya karşı Türk vatanını dört bir yanından gelen Türk, Kürt, Laz, Çerkez velhasıl, tüm Türk ulusu evlatlarının tek yüreğini iyi irdelenmeli, bu memleket içindeki art niyetliler de akıllarını başlarına almalıdırlar.           -Bitti-

 

Önceki ve Sonraki Yazılar