Mars’ta hayat olup olmadığını yada yeni bir dünya kurulup kurulamayacağı tartışıladursun, bizim bir tane evimizin olduğunu arada sırada hatırlamamız ve hatırlatmamız gerekmektedir.
70’li yıllarda olsak kocaman dünyamızın bitmeyeceği görüşünü savunabilirdik.
Her gün daha fazla gelişen, değişen ve genişleyen hayatımızda ise bunun imkansız olmadığını anlamaya başladık.
Bu yüzdendir ki insanoğlunun yok etmek üzere olduğu gezegenimizi yine insanoğlunun bireysel yada çeşitli kurum ve kurumsal çalışmalar ile kurtarmaya çalışmaları bir felaketin önlenmesi isteğidir.
Gezegenimiz çok büyük bir tehdit altındadır ve insanoğlu artık bunun farkına varmaya başlamıştır.
İklim değişikliğinin büyük facialara yol açmaması için küresel ısınmaya dur dememizin zamanı gelmiştir.
Küresel ısınmayı 2 derecenin altında tutmamız gerektiğini ve küresel emisyonun 90’lı yıllardaki seviyenin %80’i kadar azaltılması gerektiği,bu işe hayatlarını adamış bilim adamları tarafından her daim dile getirilmektedir.
Çünkü küresel ısınmanın 2 derecenin üzerine çıkması durumunda canlı türlerinin bir çoğunun yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağı gibi, yaklaşık 2 milyar insanında kuraklık ve açlık yüzünden iklim göçüne çıkmak zorunda kalacağı tahmin ediliyor. Bu senaryo gerçekleştiği anda ise geriye dönüş neredeyse imkansız hale gelinecek ve şu anda doğan bir bebeğin geleceğini  tamamıyla mahvetmiş olacaktır.
Tabi bizim hala bir şansımız var.
Evet küresel ısınmayı durdurabiliriz.
Bunun için bir çok çevre örgütünün açtığı ve gösterdiği yollar sayesinde bazı gerçeklerin çoğalmasında katkı sağlayabiliriz.
Bunlardan bir tanesi de WWF (Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı) tarafından 4 yıldan beri düzenlenmekte olan Dünya Saati (Earth Hour)  kampanyasıdır.
Milyonlarca insan ışıklarını bir saatliğine kapatarak küresel ısınmaya karşı 4 yıldır görsel bir mesaj veriyor.
Bir saatlik karanlık daha bilinçli bir aydınlık gelecek için durulması gereken bir karanlıktır.
İlk olarak mart 2007’de WWF- Avustralya tarafından  Sidney kentinde başlatılan ve takibi 2008 ve 2009 yıllarında 88 ülke ve 4000 şehir ile dev bir küresel eyleme dönüşen Dünya Saati kampanyası, Alanais Morisette ve Coldplay gibi dünya sanatçılarının desteğini almış, sdyney opera binası, kuş yuvası stadyumu, gize piramitleri, eyfel kulesi ile empire state binasının bir saat boyunca ışıklarının kapalı kaldığına şahit olmuştur.
Kısacası insanoğlu dünyayı seçmek için bir adım attığını defalarca kez göstermiş oldu.
Bu noktada Türkiye’de de WWF-Türkiye’nin önderliğinde ilk kez 2008 yılında düzenlenen ve Garanti Bankası, İş Bankası gibi lider şirketlerinde yer aldığı Dünya Saati kampanyasına binlerce kişi ve 50 şirketinde destek olduğunu hatırlatmak isterim.Bu yıl 27 Mart 2010 Cumartesi günü 20:30-21:30 saatleri arasında bireylerin, şirketlerin, belediyelerin, devlet kuruluşlarının, sivil toplum kuruluşlarının bir araya geleceği kampanya kapsamında bu sene Boğaziçi Köprüsünün güvenlik harici aydınlatmaları bir saatliğine kapanacak olması olayın Türkiye açısından ciddiyetinin sembolü olduğunu düşünüyorum.
Bu yıl bireysel olarak katılacağım bu kampanyaya, 2011 yılında Kuşadası Belediyesi ve birçok Kuşadası işletme ve şitketleri ile girmek umuduyla saatlerinizi Dünya Saatine göre ayarlamanızı rica ediyorum.