1993 yılında SHP'den ayrılan solcular CHP'yi kurdular ve 1994 yılında yapılan yerel seçime Söke'de bölünerek girdiler. Sonuçta da 10 yıllık  yerel iktidarları son buldu. ANAP 10 yıllık bekleyişten sonra yerel iktidarı ele geçirdi ve Söke Belediyesi'nin burçlarına bayrağını dikti. Bölünmüş sol, 5 yıl aradan sonra 1999 seçimlerine de yine iki partiyle girdi. Geçmişten ders almayan solcular hüsran yaşadılar. ANAP'tan yerel iktidarı devralamadılar.

2004 yerel seçiminden CHP'nin galibiyetle ayrılacağını haftalar önce görmüştüm. Bu yöndeki tespitim seçime günler kala da netlik kazanmıştı. Seçimlere daha 7 gün vardı ve köşe yazımda, "Bu iş bitti!" diye ilan etmiştim. Aslında seçimin sonucunu benim gibi çok sayıda tahmin eden mutlaka olmuştu. Sonucu doğru tahmin etmek için kahin olmaya gerek yoktu. 10 yıl aradan sonra akıllanan solcular, 2004 yerel seçimlerine bölünmeden girmişlerdi. Aday çıkaran SHP bile CHP'yi desteklemişti.

 ***

 2004'de ise bölünen sol değil sağ oldu. Sağın güçlü partileri ANAP,

AKP, MHP, DYP'nin yanısıra SP aday çıkarmıştı. Solun, CHP adayı ile

seçimi alacağını anlayan sağ ittifak da sonucu değiştiremedi.

 10 yıl aradan sonra CHP'nin bayrağı çok az bir oy farkıyla Söke

Belediyesi'nin burçlarına dikildi ve şimdilik dalgalanıyor.

 ***

 Şimdi ise; matematik CHP'nin Söke'de seçimi almasını imkansız

kılıyor. CHP'nin Söke'de seçimi neden kazanamayacağı 2004 seçimindeki

tespitlerimde de görülmektedir. Bu seçimin sonucunu da doğru tahmin

etmek için müneccim olmaya gerek yok.

Yaşananlardan ders almayan CHP'liler, bir kez daha bölünmeye neden

oldular. 29 Mart'ta sandığa gitmeye hazırlanıyorlar. Sınırlı sayıdaki

oylarıyla sağa kafa tutmaya çalışıyorlar.

 ***

 2004 yerel seçimlerinin gizli galibi, sağın en büyük partisi ANAP

aday çıkarmadı. Partililerin bir çoğu AKP'de ve MHP'de. ANAP'ın aday

çıkarmaması sağ partilerin işine yaradı. O yıl yaklaşık 10 bin oy alan

ANAP bugün sağ partilere can suyu görevi yapıyor.

 ***

2004'de seçmen sayısı yaklaşık 38 bin kişiydi. 10 binden fazla seçmen

o seçimde oy kullanmak için sandığa gitmedi. Söke'de bugün yaklaşık 48

bin seçmen oy kullanma hakkına sahip. Yani bu seçimde seçmen sayısı 10

bin kişi artmış. Sandığa gitmeyecek seçmen ve geçersiz sayılacak

oylarla yaklaşık 10 bin oyun heba olacağı tahmin ediliyor. Elde var 38

bin demektir.

1994, 1999, 2004 yıllarında yapılan yerel seçim ve 2007'deki genel

seçim sonuçlarına bakacak olursak, solun oyu Söke'de ortalama 9 bin

civarında. 10 bin kişilik yeni seçmenin % 30'unun oyunu sola atacağını

hesap etsek 3 bin oy yapar. Toplamda da 12 bin oy demektir. 38 bin

oyun 12 binini solun hanesine yazsak kalan 26 bin oy sağ parilere ait.

Bu da demek oluyor ki, Söke’deki sağ partiler seçimi kazanmak adına

daha şanslılar.

 ***

Madalyonun bir de diğer yüzü var. MHP'nin 2004'teki 2700 olan oyunu 11

bine çıkardığını, AKP'nin oyunu 2 bin 600 arttırarak 7 bin kişiye

ulaştığını görüyoruz. CHP ise; 2007'ye kadar geçen 3 yıllık süreçte

800 oy kaybetmiş ve 9 bin 595 oy almış. Hem de seçime DSP ile ittifak

yaparak girdiği halde.

 ***

Sol adına bu olumsuz tabloya rağmen, "ille de sol" diyenlerin

Demokratik Sol Parti'de birleştiğini de görmekteyiz. Solun büyük

partisi DSP olmuştur. Emek Partisi, Özgürlük ve Demokrasi Partisi,

Sosyal Demokrat Halkçı Parti ve bir çok sol kitle örgütü bir araya

gelerek platform oluşturmuşlardır. Bu oluşum da DSP çatısı altında bir

araya gelerek aday çıkarmıştır. CHP böyle bir destekten mahrumdur.

CHP'nin adayı, mevcut belediye başkanının 5 yıllık yıpranmışlığı var.

fieffaf olmamakla suçlanıyor ve yaşama geçirdiği projelerini söz

verdiği gibi yapmamakla eleştiriliyor. Artık, 2004'teki gibi herkesin

adayı değil. Taraşı tarafsız herkesin kazanır dediği bir isim

olmaktan çok uzuk. Halka seslenmek için gittiği mahallelerde

meydanları dolduramaması popülerliğini yitirdiğinin somut bir

göstergesidir.

Yazımı, DSP Söke İlçe Başkanı Şeref Uçansoy'un sözleriyle sonlandırmak

istiyorum:

 ***

"Sol düşünceye sahip seçmen kararını DSP'den yana vermiştir. Sol

partiler ve kitle örgütleri tercihlerini sol platformun adayı Reşit

Ünalkızılırmak'tan yana kullanmışlardır. Belediye Meclis Üyesi aday

listemizde bunun kanıtıdır. Aday listemizde DİSK ve Eğitim-Sen'den

temsilciler var. Sol partilerde meclis aday listeye isim vererek

gücümüze güç katmışlardır. Hiç bir partinin meclis aday listesinde

DSP'de olduğu kadar bayan aday yoktur. 10 kişilik bayan adayımızla

iddialıyız. Solun büyük partisi DSP'dir. CHP'de bunu gördü ve panik

yaşıyor. Liderliği DSP'ye kaptırmanın şokunu yaşıyorlar. Sol seçmeni

kandırmaya çalışıyorlar. DSP nasıl olsa kazanamazmış, oylar yabana

gitmesinmiş. Hiç olmazsa belediye başkanlığı seçiminde oyları CHP'ye

atmalıymışız, belediye meclisinde DSP'ye kullanmalıymışız. Sol

seçmenden aldıkları cevap ise; illede sol, demokratik sol yani sol

platformun partisi Demokratik Sol Parti olmaktadır. Seçimden başarıyla

ayrılacağımıza inanıyoruz. Söke'deki Bülent Ecevit sempatizanları

sandığa gittiklerinde evet mühürünü DSP'ye basacaklarından hiç

birimizin kuşkusu yok. Söke halkıyla birlikte 29 Mart'ta zaferimizi

hep birlikte kutlayacağız."