ŞU ÖZÜR KAMPANYASI

 

 

Şu özür kampanyası…

Hani, aydınız diyerek bir takım Donkişot’luğa soyunan aydınlarımızın başlatmış oldukları özür kampanyası var ya. İşte bu konuda çok şeyler yazıldı, çizildi.

Halen de yazılıyor.

Ben de, bakalım Türkiye’nin diğer yerlerinde neler oluyor diye, bu gün işi gücü bırakıp internette gezindim.

Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yayınlanan gazeteleri, köşe yazarlarını okudum.

İşte sonuç.

Kısa başlıklarla aldığım açıklamaları siz sevgili okurlarımla paylaşmak ihtiyacını duydum.

* CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman’ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün annesinin Ermeni kökenli olduğuna ilişkin iddiasıyla ilgili olarak, “Ben, birisinden özür dilemek istiyorum. Bu özür dileyeceğim kişi de bir hanımefendidir, bir annedir. O da Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün annesidir” dedi

* Erciyas Ünv. Rektör Yardımcısı. Prof. Dr. Hülafü, "Bu kampanyayı da ismimizin oraya konmasını da şiddetle kınıyoruz. Bunun bir kepazelik olduğunu söylemek istiyorum"

* Rize Bağımsız Milletvekili, eski dışişleri bakanı ve başbakanlardan Mesut Yılmaz, Ermeniler'den özür dileme kampanyasının, Türkiye Cumhuriyeti için "yargısız infaz" olduğunu söyledi.

"Türk milletinin özür dileyecek bir meselesi yoktur. Özür dilemek tarihimize leke sürmektir, biz bu lekeyi tarihimize sürdürmeyeceğiz.

* Arslan Bayır. Alanya Haber Yazarı.;

Fransa asalayı korudu mu, korumadı mı? Bunu bizim aklı evvel imzacılarımız unutmuşlar galiba? İstiyorlarsa onlar özür dilesinler. Ama Türk ulusu özür dilemez. Çünkü özür dilenecek bir şey yoktur. 

4 Türk aydını, Cengiz Aktar Ali Bayramoğlu, Ahmet İnsel ve Baskın Oran’ın başını çektiği imza kampanyasını hafta boyu Fransa’ya yansıttı. İlginç olan konuyu neredeyse her gün bir başka gazetenin ele almasıydı. Ancak hiç biri en basit bir gazetecilik ilkesine yaraşır bir yaklaşımla haberin ‘devamı’nı getirmedi. Günlerin akışı içersinde farklı kaynaklar gelişmeyi özetledi. Yani olayı tam olarak anlamaları için bütün Fransızlar her gün bütün gazeteleri okumaları gerekiyordu. Fransız basını, iki cümleli metinle 1915 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu içersinde Ermeni azınlık etrafında yaşananları “Büyük Felaket” niteleyip, Ermeni kardeşlerinden özür dileyen katılımcılara ve gösterilen tepkilere kısmen yer verip, girişimin Türkiye için kendi tarihiyle yüzleşme yolunda ciddi siyasi bir ilerleme olduğunu savunuyordu.””

* Salih Yuna-Yenişafak; “Ermenilerden “özür diliyorum” kampanyasına imza koyan     Yavuz Bingöl'den özür dileyen Maral Taşcıyan, kırık dökük Türkçesiyle meramını anlatmaya çalışıyordu.

Hulasa, bizden özür dileyenlerden, biz de özür diliyoruz demeye getiriyordu. “

* Orhan Karaoğlu-Antalya; “Kendilerine “aydın(!)” diyen bir grup insan 15 Aralık’tan itibaren bir imza kampanyası başlattılar. “Kuşku edilmemek gerekir ki, Ermeni kırımı üzerine söylenen sözler gerçeğe uygun değildi.”

* İsmail Hakkı Acar, Sivas yazarı;

“Aydın” diyen yobazlar, Ermeni soykırımı yaptığımızdan dolayı özür dilemekteler. Bre izansız, bre insafsız, bre bilgisiz! Sen önce tarihini oku da işin aslını öğren bir kere…  Bu gün de bunların arkasında ABD, Avrupa ve Hıristiyan alemi vardır. Ama “Bunlar, bu rüzgarı niçin estiriyorlar?” diye düşünmemiz gerekir.

* Yeni Mesaj Gazetesi, Aziz Karaca;

“Erzurum’da Aziziye Tabyalarının harabeye dönmüş duvarlarını seyrediyorum, 1877–78 Tabya baskınının Ermenilerin kılavuzluğunda gerçekleştiğini ve yüzlerce vatan evladının uykuda iken hançerlendiğini biliyorum ve “özürcü aymazları” o şehitlerimizin ruhaniyetine havale ediyorum.”

Soner Yalçın Hürriyet;

“Türk soykırımı için özür dileyen Fransız solcu lider öldürüldü. 93 Harbinde Osmanlının bir karış toprağının yiyip  gitmemesi için koşa koşa ölüme giden Ermeni  taburundan neden kimse bahsetmez. Ortak paydamız yerine iki halkı birbirine düşman edecek meselenin üzeri neden hep kaşınmaktadır.

* Can Ataklı; “Özür dilemenin sonu: Tazminat ve toprak. Koca bir ulusun, özür dilemesi için herhalde çok geçerli kanıt ve belgelere ihtiyaç vardır. Bu nedenle özür dileyen kesim metne en azından hangi tarihi belge ve kanıta dayandığını koymak zorundadır. Ama hepimiz biliyoruz ki, bu konuda kesin ve tam olarak itibar edilecek bir belge, bilgi, kanıt yok.” 

* Turgut Özakman;” son günlerde Ermenilerden özür dilenmesi gerektiğini dile getirenlere son derece sert çıkarak, "Siz bu ülkenin hangi şartlarda ve ne bedeller ödeyerek bağımsızlığını kazandığını biliyor musunuz ?”

* Ruhat Mengi-Vatan; “Ayşe Kulin ise imza atmak için bir şart öne sürmüş “Ermeniler de önce camilere doldurarak yaktıkları, kafalarını kestikleri Müslüman Türkler ve Kürtler için, 1960’lı yıllarda öldürmeye başladıkları Türk diplomatları ve aileleri için, Sırplar, Hırvatlar, Bulgarlar ve Yunanlılar Balkan savaşı sonrasında Balkanlarda katledilen yüz binlerce Osmanlı için, Ruslar Kafkaslarda sürgün ve tehcirlerde mezalime uğrayan, can veren Kafkasya halkı, Çerkezler ve Kırım Türkleri için özür dilerse ben de Ermenilerden özür dilerim.”

* Muhsin Akıl, Trakya net Haber; “Daha da açıkçası “Ermenilerden Özür Dileme Kampanyası” bu millete yapılan en büyük şerefsizliktir! Bu milletin şerefiyle oynuyorlar! İçinde yaşadıkları kendi devletlerinin ve içinde yaşadıkları kendi toplumlarının kuyusunu kazıyorlar!”

*-Sırrı Yüksel Cebeci; “Bravo Garo Mafyan’a 

“Düşünülmeden atılan her gayretkeş adım, altından kalkılamayacak sonuçlar doğurabilir. Ben bu bayrağın altında yaşıyorum” diyerek, Ermenilerden özür dileme kampanyasına katılmayı reddeden Ermeni asıllı Türk bestecisi Garo Mafyan kadar bile yürekli, gerçekçi ve yurtsever olamayanlar, bu gidişle, bu ülkenin başına daha çoook iş açarlar.”

* Yücel Kemendi, Hakimiyet Gazetesi; “Bu özürcüler kimler, Ya bu vatanın gerçek evladı değiller, Yada tarihten habersiz cahilce yapıyorlar,  Yada belirli gurupların satın aldığı zavallılar. İşte aklıma gelen üç insan tipi. Bunların kararını okurlarımın en iyi şekilde vereceğini düşünüyorum.”

NTV; “Türkiye’de bir grubun, 1915 olayları için Ermeniler’den özür dileme kampanyası, Amerikalı Ermeniler arasında da yankı buldu.

NTV-MSNBC'de Ümit Enginsoy'un haberine göre; “ Amerika Ermeni Asamblesi adlı kuruluş, Türkiye’de bir grubun 1915 olayları için Ermeniler’den özür dileme kampanyasına başlamasını, Türkiye’nin soykırım geçmişiyle yüzleşmesi sürecinin ilk adımı olarak nitelendirdi.”

Son söz ise bu ülkenin var olmasını sağlayan, koruyan kollayan büyük Türk Silahlı Kuvvetlerinin. Genelkurmay Başkanlığı İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak, ''Ermenilerden özür dileme kampanyası'' ile ilgili, ''Bizim burada görüşümüz, yapılanları kesinlikle doğru bulmuyoruz. Özür dileme yanlış olduğu kadar zarar verici sonuçlar da doğurabilecek bir davranıştır'' dedi.

İşte sevgili okurlarım. Yurdun çeşitli yerlerinden ve TSK lerimizden yapılan açıklamalar. Değerlendirilmesi ise siz sevgili okurlarımızındır.

Saygılarımla.

Önceki ve Sonraki Yazılar