Sevgili okurlarım, 10 Kasım deyince akla Kasım ayının onu gelir. Ancak biraz derin düşününce, M. Kemal Atatürk’ün ölüm gününü hatırlarız. Bugün yine 10 Kasım, M. Kemal Atatürk’ün ölümünün 74. Yıl dönümüdür. Her yıl olduğu gibi bu yılda, Türk Milleti,  Anıtkabir’e akın akın giderek, Atasına minnet ve şükran duygularını saygı ile sunarak anacaklardır.

Nasıl anmasınlar ki? Ulusunu ümmetçilikten ve kulluktan kurtarıp, yurttaş ve birey olma hakkını kazandırmıştır. Yurdu düşmandan kurtarıp, T.C. Devletini kurup, bağımsızlığını bütün Dünya’ya kabul ettirmiştir. Böylece milletinin gönlünde taht kurmuştur.

***

Ancak milletin içinde bir azınlık gurup var ki; bunlar, Erzurum ve Sivas kongrelerinde manda fikrini savunanların torunlarıdır. Nedendir bilinmez, her ortamda ve her fırsatta adeta öç alırcasına, Atatürk’e çeşitli iftiralarla saldırıp, hakaret ederler. Bu hal ve davranışlar ancak “nankörlükle” ifade edilir. Bunlar kim mi diye soracaksınız? Bunlar Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin sağladığı nimetlerden yararlanarak okuyup sözde adam olmuş zavallılardır…

* Biri utanmadan, “Her yıl Anıtkabirde sap gibi dikiliyoruz” der. Bir diğeri tarih prf. Olmuş Çanakkale savaşları üzerinde şu beyanatta bulunur. “Yarbay M. Kemal (Atatürk) yeteneksiz bir askerdi. Çanakkale savaşlarını “Alman generali Liman Van Sanders kazanmıştır” diyebilmektedir…

* Bir başka Prof. “Atatürkçü olmak benim için bir züldür” diyebilmiştir…

* Bir başkası, 1995 yılında İngiltere’nin The Guardran gazetesine verdiği bir demeçte, “Ne mutlu Türküm diyene lafı ve Laik Cumhuriyetin sonu gelmiştir artık” diyebilmiştir… Bu ve benzeri sözleri çoğaltmam mümkündür.

*** 

Bu zihniyet Kurtuluş Savaşında Erzurum ve Sivas kongrelerinde kurtuluşun ancak ABD, İngiltere, Fransa ve İtalya mandasından (koruyuculuğundan) birine girmemizi (sığınmamızı) savunurlar. M. Kemal’ de bu fikre ve düşünceye şiddetle karşı çıkar. “Türk Milleti, manda şekliyle yaşayacaksa ölsün, yok olsun daha iyidir” diyerek; “Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” Bunun için parola,

“Ya istiklal, ya ölümdür…” demiştir.

*** 

Atatürk’ü ve ulusal bayramlarımızı yasaklayan bu zihniyet, asla bunu başaramayacaktır. Bu zihniyete yabancı devlet adamlarının Atatürk hakkında düşünüp söyledikleri sözlerini okumalarını öneririm. Kimler ne demişlerdir ki?:

* Fransız Cumhurbaşkanı Lebrun, “Gazi M. Kemal, emsalsiz bir asker, dahi bir komutan, barışsever bir insandır. Çünkü “Yurtta barış, Dünyada barış” özdeyişi, Birleşmiş Milletlerin kuruluşuna ruh vermiştir” der.

* Türkün en büyük düşmanı Yunanistan Başbakanı Venizelos, “Atatürk’ü Nobel Ödülüne aday göstermek-

ten şeref duyarım” demiştir.

* 30 Ağustos 1922 tarihinde Dumlupınar meydan savaşında Türk askerine yenilen Yunan orduları başkomutanı Trikopis, esir düşer. Mustafa Kemal, Trikopis’i özgür bırakır. Memleketine giden Trikopis, her Cumhuriyet bayramında Atina’daki T. C. Büyükelçiliğine giderek, ATATÜRK’ÜN fotoğrafının önünde saygı duruşunda bulunur.

* Birinci Dünya savaşında, Atatürk’e yenilen, İngiliz Başbakanı Loyd George “Her asır bir dahi yetiştirir. Asrımızda O, dâhiyi maalesef Türk Milleti yetiştirmiştir. O dahi, beni başbakanlık koltuğundan mahrum eden M. Kemal Atatürk’tür” demiştir.

* ABD Başkanı 2000 milenyum mesajında “Hiç şüphe yoktur ki, Dünya üzerinde milenyumun adayı ve adamı,

T.C. Devletinin kurucusu M. Kemal Atatürk’tür. Çünkü O, yılın değil, asrın değil, asırların lideri olmayı başarmış kahraman bir asker ve emsalsiz bir devlet adamıdır” demiştir.

* Birinci Dünya Savaşında Ortadoğu ve Anadolu’da gazete muhabirliği yapan İngiliz gazetecisi Lord Kinros, tuttuğu günlüklerle, Atatürk hakkında 806 sayfalık bir kitap yazarak, Atatürk’ü dünyaya nede güzel anlatmıştır. Her fırsatta Atatürk’e saldıranlara, bu kitabı okumalarını öneririm.

* ABD’nin ünlü ekonomistlerinden Mr. Jons 2005 yılında yazdığı bir makalede, “tarihte ilk kez yalnız ve ancak Atatürk’ün, Devlet, Millet el ele yarattığı ekonomik sistemle Türk Kurtuluş Savaşını kazanmış dahi bir ekonomist bir devlet adamıdır” demiştir…

 ***

Sevgili okurlarım, bu örnekleri daha da çoğaltmak mümkündür. Burada Atatürk’e hakaret eden izandan yoksun olanlara, tarihi gerçek yönüyle iyi okumalarını öneririm. Bir Türk yurttaşı olarak ulusal değerleri korumadan yana taraf olalım… Yazımı güzel bir ata sözü ile bitirmek istiyorum.

“Cahile göre, âlim bir hiçtir.

 Âlime göre cahil, zaten bir hiçtir.”

Duygularımı paylaşan yurttaşlarıma saygı ile esenlikler dilerim.