Yılmaz Ölmez
Gerçek Gazetesi
Sultanhisar’a bağlı Atça Beldesi’ne birkaç günden bu yana tırların birisi gelip, birisi gidiyor. Çünkü iriliği, aroması ve dayanaklığıyla ünlü bölge çileği, Rusya ve Doğu Bloğu Ülkelerin gözdesi durumunda.
Çok değil; 3 yıl öncesine kadar Akdeniz sineği ve ilaç kalıntıları gerekçesiyle tonlarca domatesi gümrük kapısından çeviren Rusya, şimdilerde başta çilek olmak üzere birçok sebze ve meyve türünün bağlantısını aylar öncesinden yapıyor.
Sultanhisar Ziraat Odası Başkanı Erdinç Çeliksoy bölgelerinde çilek hasadıyla birlikte ihracatında başladığını söylerken, “2008 yılı ürün sezonumuzun üreticimize hayırlı ve bereketli olmasını diliyoruz. 2008 yılının ilk hasadıyla birlikte ihracatımızda başladı. Geçen yıllardan edindiğimiz tecrübelere beraber ihracat mayısın 10’unda başlarken, bu yıl 10 nisanda ihracata başladık. Bundaki en büyük neden de, geçen yıl göndermiş olduğumuz çilek, karpuz ve şeftali gibi ürünlerimizin Avrupa ve Rusya’dan büyük kabul görmesinden kaynaklanmaktadır. Biz 8-9 yıldır çeşitli festivaller ve etkinlikler düzenleyerek çileğimize yurtiçi ve dışında dikkat çekmek istedik ve bunu başardık. Üreticilerimizle üretimde yeni tekniklerle ve türler geliştir Bu da kaliteyi getirdi. Bizim şu anda yurtdışındaki referansımız, kalitemiz oldu.” dedi.
Rusya’nın özellikle Atça çileğini istediğini söyleyen Çeliksoy, “Rusya’nın doğusunda kalan Azerbaycan ve Kazakistan’da bölge çileğimizi tercih ediyor. Almanya’da geçen yıl pazarımıza dâhil oldu. Yurtdışı pazarımız her yıl artarken, ekim alanlarımızda genişliyor. Dikkat çektiğimiz gibi üreticilerimiz ekim, bakım ve hasat konusunda çok iyi bilinçlendi. Ayrıca çileğimizin en büyük özelliği dolaplarda en az bir hafta bozulmadan muhafaza edilmesi. İşte bu özelliğiyle de yurtdışında büyük pazar buluyor. 2 günlük frigolu tır yolculuğunun yanı sıra en az 5 gün tezgâhlarda bozulmadan tüketiciye sunuluyor” dedi.