Gerçek Gazetesi
Aydın Valisi Mustafa Malay, AB Eşleştirme Projeleri kapsamında kirlenmeye karşı Büyük Menderes Nehrinde yürütülecek Su Yönetimi Projesiyle ilgili, ''Su kaynaklarının korunması, yerel olduğu kadar uluslararası da bir sorun'' dedi.
Vali Malay, AB Eşleştirme Projeleri kapsamında yürütülen su yönetimi projesi ekibini, valilik toplantı salonunda kabul etti.
Proje kapsamında Büyük Menderes havzasının, pilot alan seçilmesinden dolayı mutluluk duyduklarını ifade eden Malay, suyun, hayatın devamını sağlayan yaşamsal bir sıvı olmasına rağmen, her geçen gün azaldığını ve kirlendiğini söyledi.
Türkiye'de de son 30 yılda hızlı nüfus artışı ve sanayileşme nedeniyle su kaynaklarının kirlendiğine işaret eden Malay, ''Afyonkarahisar'dan doğan Uşak ve Denizli illerinden geçip Aydın'da de denize dökülen Büyük Menderes Nehri, havzasına hayat veren en önemli su kaynağı. Maalesef bu su kaynağımız, bilinçsiz çevre kullanımı nedeniyle son yıllarda büyük bir kirliliğe uğradı. Nehirdeki bu kirlilik önce toprağı, sonra ise denizi kirletmeye başladı. Şimdi vakit geç olmadan bizim bu kirlilikle mücadele etmemiz gerekir'' dedi.
Aydın'da toprağın kirlenmesinin çiftçileri, denizin kirlenmesinin ise turizmcileri olumsuz etkilemeye başladığını kaydeden Malay, şunları söyledi:
''Su kaynaklarının korunması, yerel olduğu kadar uluslararası da bir sorundur. Bugün burada kirlenen bir nehrin, sadece içinde aktığı ülkenin soru olmadığı, bunun etkilerinin tüm insanları ilgilendirdiğini görmekteyiz. Burada Çevre ve Orman bakanlığı ve DSİ'nin yanında, AB tarafından da verilecek bir katkının suyun temizlenmesi ve daha iyi yönetilmesi için atılmış önemli bir adım olduğunu düşünüyorum.''
Proje ekibinden Henk Sterk de iki yıl sürecek projenin başarıya ulaşması için, kurumlar arasında işbirliğinin önemli olduğunu vurguladı.
Sterk, projeyi Çevre ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'yle ortaklaşa yürüteceklerini söyledi. Projede 45 kişiden oluşan uzman bir ekibin görev aldığını bildiren Sterk, şöyle konuştu: ''Projemizin iki temel amacı var. Bunlardan birincisi, Türkiye'ye AB su yönetimi sisteminin gereklerini karşılama konusunda yardımcı olmak, ikincisi de ülkenizin yaşadığı su sıkıntısı karşısında size yardımcı olmaktır. Uluslararası alanda AB mevzuatına uygun bir uygulama planı oluşturularak, Ankara'dan yönetilecek. Daha sonra Büyük Menderes Havzasında yapacağımız incelemelerde, burada gelişmekte olan durumu rapor edeceğiz. Havzada su kalitesini artırmak için yapacağımız incelemeler neticesinde, tesis ve laboratuvarın eksiklerini tespit ederek, 2,5 Milyon avro tutarında maddi bir katkı sağlayacağız.''
Proje ekibi, yarın Aydın ve Söke ovalarında, 12 şubat Çarşamba günü Uşak'ta, 13 Şubat Perşembe günü ise Denizli'de incelemelerde bulunacak.
(a.a.)