Gerçek Gazetesi
Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Eskin, olumsuz yaşam olayları, medyadaki intihar haber ve görüntülerinin intiharı tetikleyen faktörler olduğunu söyledi.
Doç. Dr. Eskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir çok intihar olgusunun incelendiğinde, bu insanların geçmişte stresli yaşam olaylarından paylarını fazlasıyla aldıklarının görülebileceğini söyledi.
Olumsuz yaşam olaylarıyla sevilen birini kaybetmek, boşanmalar, ciddi bir sağlık sorunu, ekonomik kayıplar, kaza veya şiddet olaylarına maruz kalmak türünden olayların kastediliğini anlatan Eskin, bu tür olayların kişiyi psikolojik olarak yıpratmanın yanı sıra kişinin kurmuş olduğu öznel dünyanın da yıkılmasına, yaşamı anlamsız kılmasına neden olduğunu belirtti.
Eskin, şöyle konuştu:
''Anlamsızlık, boşluk ve yalnızlık duygularının yanı sıra sayılan olaylardan herhangi birini yaşamak bireyde aşırı öfke duygularının ortaya çıkmasına neden olacaktır. Dilimizde ayrılığın acısını anlatan bir deyim vardır. 'Ölüm Allah'ın emri, ayrılık olmasa' bunlardan bir tanesidir.. Nedeni ne olursa olsun ayrılık katlanılması en zor acıyı verir. Yaşamın erken döneminde anne ve babayı kaybetmek kişi için bir intihar risk etmenidir.''
İntihar girişimi ile hastanede tedavi gören 40 hasta ile yapılan bir araştırmada hastaların yüzde 52'sinin 18 yaşından önce ebeveynlerinden ayrıldığını ortaya koyduğunu ifade eden Eskin, bu ayrılıkların yüzde 25'inin ölüm, yüzde 27'sinin anne ve babanın boşanması veya ayrılığı sonucu gerçekleştiğini söyledi.
-EKONOMİK
OLAYLAR
İNTİHAR ETMENİ-
Doç. Dr. Eskin, günümüzde hem fizik hem de ruh sağlığı açısından ekonomik olayların öneminin de yadsınamayacağının altını çizerek,'' Kişinin ekonomik durumu onun sağlık hizmetlerinden yararlanıp, yararlanamayacağını belirler. Ekonomik durumun bozulması yada kötü olmasının yarattığı stres, kişinin daha fazla sağlık sorunu yaşamasına neden olur. Toplumumuz özelikle ekonomik kriz dönemlerinde, maddi yetersizlik ve çaresizliklerini binaların çatısına veya viyadüklerde çığlığa dönüştüren bir çok olaya şahit olmaktadır''dedi.
-MEDYADAKİ İNTİHAR HABERLERİ-
İntihar olaylarının medyada verilmesi veya görülmesinin, bu yöndeki davranışları artırdığına da dikkat çeken Doç. Dr. Eskin, gerek yazılı, gerekse görsel basında intihar olgularının verilmesinin, intihar olgusundaki kişinin yaş ve cinsiyet grubundaki intiharları arttırdığını savundu.
İntihar olaylarının medyada dramatik bir biçimde işlenmesinin intiharı tetiklediği gibi artışa da yol açtığını söyleyen Eskin, intiharın sağlıklı ve başarılı biri tarafından gerçekleştirilen gizemli bir olay olarak sunulmaması gerektiğini kaydetti. Türkiye'de gerek görsel, gerekse yazılı basında her gün bir intihar olayına rastlanıldığını kaydeden Eskin, intihar haberleriyle ilgili düzenlemeleri medyanın kendisinin yapacağını ifade etti.
İntiharların önlenmesi konusunda medyanın olumlu katkısı olacağının tartışılamayacağını da bildiren Eskin, medyanın intiharı mantıklı bir sorun çözme şekli olarak göstermemesini istedi. (A.A.)