E. TURGUT TEKİN

E. TURGUT TEKİN

SÖKE’DE TARİHİ AÇILIŞ

 

 

Söke’de şimdiye kadar birçok açılışlar yapıldı. Onların hepsi belli bir zamanda başlamış, uzun zaman uğraşıldıktan sonra açılmıştı. Belediye Başkanı Sayın  Necdet Özekmekçi’ nin  inşaatları ve yatırımları çok kısa sürede, planlandığı gibi yapıldı. Demek ki, insanoğlu isteyince yapıyormuş. Ben, bu vesile ile bugünkü yazımda Necdet Başkan ile değişen Söke’nin çehresini tanıtmak istiyorum. Buradaki amacım bir siyasi reklam değil, beş yılda hayata geçirilmiş olan eserlerdir. Bu nedenle hiçbir partinin benim yan tutmadığımı, gerçekleri ifade ettiğimi bilmesini isterim. Bana bütün adaylar eşit mesafede olup, hepsi bir kardeşim gibidir. Siyasi partilere gelince onları da saygıyla karşılıyorum. Siyasi partilerimiz olmazsa demokrasi olmaz. Rahmetli Atatürk’ün özlemi Demokratik yaşam değil miydi? Kendi parası ile arkadaşlarına alternatif partiler kurduracak kadar bu işin sevdalısı idi. Böyle özverili çabalar sayesinde biz demokratik hayat içinde bu seviyeye ulaştık. Amaç daha iyi hizmet, daha iyi projeler ile yola çıkmak ve doğru bildiğimiz yolda amaçlara doğru emin ve hızlı adımlarla yürümek. Beş yıl önce bu ilke ve anlayışla yola çıkan ve Söke Halkı’ndan yetki alan Sayın Başkan ve ekibi, bu maratonu başarı ile tamamladı. Bugünkü ve evvelki görkemli açılışların temelinde bu gerçek yatmaktadır. Şimdi bu yazımda kısada olsa bu beş başarılı yılın panoramasını çizmeye çalışacağım.

1) SÖKE NAZIM PLANI: Yıllardan beri Söke’de bu planın eksikliği konuşulur ve bir türlü hayata geçirilmezdi. Hemen hemen her seçim döneminde bu Nazım Plandan söz edilir, seçimden sonra rafa atılırdı. Neden rafa atılırdı? Çünkü bir kentin anayasası olan bu planı yapmak öyle kolay değildi. Özverili ve bilinçli bir çalışmayı gerektiriyor, emek ve sermaye ile birlikte bilgi ve teknoloji istiyordu. Sayın başkan ve meclisi bu ağır yükü göğüsleyerek, başardılar. Hani beylik bir söz var. Orda der ki; “Dağ ne kadar yüksek olursa olsun, yol onun üzerinden aşar!” Bu dönemin belediye meclis ve başkanı bunu başardılar ve bu dağı gururla aştılar. Hepsini kutlar, gelecek dönemde de bu çalışkan ve özverili meclisi görmek isterim.

2) ASFALT VE PARKE TAŞI ÜRETİM ATÖLYELERİ: Sayın Başkan yazın beni bu şantiyeye götürüp, neler yaptıklarını anlattı. Onları köşemde daha önce yazıp anlatmıştım. Burada uzun uzun anlatmaya gerek yoktur. Bugün Söke’nin çamursuz, tozsuz yollarını, sokaklarını ve caddelerini bu şantiyeye borçluyuz. Belediyeye kazandırılan bu şantiye sayesinde bu işler yapılıyor ve yapılmaya da devam  edecek.

3) KAPALI SERA VE FİDANLIK: Söke, artık küçük bir kasaba değildir. Her geçen gün kentle birlikte park ve bahçeleri de büyüyor. Bu park ve bahçeleri yeşillendirmek, ağaçlandırmak için alt yapı gerekiyordu. Sayın başkan bu alt yapıyı örtülü sera ve açık fidanlık kurmakla  Söke’ye önemli bir hizmet verdi. Bugün mevsim mevsim renge renk açan çiçekleri görüyor ve kokularını soluyorsak, bunları bu tesislere borçluyuz.

4) PAZAR YERİ YENİLEME PROJESİ: Söke’de modern anlamda bir Pazar yeri yoktu. Sokak pazarcılığı dediğimiz, ilkçağ pazarlarını andıran bir Pazar uygulaması vardı. Pazarcı esnafı kışın yağmur ve çamurdan, yazında sıcak ve tozundan rahatsızdı. Sokakta yerde satılan ürünler sağlıklı bir ortamda sergilenmiyordu. Toza ve çamura bulaşıyordu.Başkan belediyenin gücü yettiği kadar örnek ve modern bir Pazar yeri yaptırıp, derli toplu hale getirdi. Bu pazaryeri düzenlemesi ile çevrede değişti. Her yer pırıl pırıl oldu. Bugün ne acıdır ki bu gerçeği göremeyenler, hala bu sokak pazarcılığı peşinde koşmaya çalışıyorlar. Ne diyelim onların kafası hala ortaçağda. Pazar bu yeni düzenlemeden küçülmedi. Büyük marketlerin ve yeni semt pazarlarının çoğalması ile küçüldü. Bir de eskiden Davutlar, Güzelçamlı, Kuşadası ve Didim Söke pazarına gelir ve oradan alışveriş yaparlardı. Oysa şimdi o merkezlerde Söke Pazarından daha güzel pazarlar kuruluyor. Peki ey akıllı kafa o adamlar Söke’ye gelir mi? Yine Süper marketlerde daha taze sebze ve meyve pazardan daha ucuz ve kredi kartı ile satılırken memur ve emekli pazardan alışveriş yapar mı? Sende bunları görecek izan ve değerlendirecek mantık yoksa başkan ne yapsın? Hiç unutma ki, çağla birlikte Söke’de değişiyor ve değişmekte zorunda dır.

5) BEDESTEN ÇARŞISI: Yıkılan kasaplar ve peynirciler halinin yerine yapılan “Bedesten Çarşısı” Söke’de bir boşluğu doldurdu. Bu çevreye bir canlılık ve güzellik kazandırdı. Belki belediyeyi tatmin edecek bir gelir sağlamayacak ama, Söke halkına ve esnafına uzun yıllar hizmet verecektir. Belediye bugün satsa yüzde yüz kar eder. Eleştirenler bu hesapları yaparsa konuyu daha iyi kavrayacaklardır.

6) HARİKALAR VEYA MASAL KAHRAMANLARI PARKI: Bizim Yenicami Mahallesi’nde Ahmet Muslu’nun çayocağı önünde oturup havadan sudan konuşanların ağzında sakız gibi çiğnenen eleştirilerden biride bu parktı. Ağzı olan herkes bu konuyu bilerek veya bilmeyerek konuşuyorlardı. Karşı çıkanların kafalarında böyle bir park ne şekilleniyor ve nede bir anlam ifade etmiyordu. Bazıları yapılmasını savunuyor bazıları eleştiriyor, anlamadıklarını  gelip bana soruyorlardı. Onlara anlattıklarım şuydu: ”Ben, otuz yıl öğretmenlik yaptım. Çocuklara eskiden beri masallar anlatırız. Çocuklar, okuma yazma öğrenmeden önce bu masalları dinler ve bunlarla büyürler. Masalın veya öykünün iyi anlaşılması için ressamlar bu kitapları resimlerle görselleştirirler. Bu resimler öykü ve masalın daha iyi anlaşılmasını sağlarlar. Bizler, böyle bir parkın hep özlemini çektik. Şimdi televizyonlar, bilgisayarlar var. Eskiden bunlarda yoktu. Bu parkta bu çocuk edebiyatında yer alan öykü ve masalların kahramanlarının heykelleri aslına uygun olarak renkli bir biçimde yapılacak ve izlenecek. Şöyle bir Söke’ye bakın. Şimdiye kadar çocuklara yönelik böyle eğitici ve öğretici bir yatırım yapılmış mı? Beni dinledikten sonra, “Hocam, özür dileriz, biz böyle düşünemedik.” derlerdi. Sayın okuyucularım, her kafa bir değildir. Bugün bu parkı görenlerin elbette ki yapım öncesi yargıları değişmiştir.

7) YENİ SÖKE HİZMET BİNASI: Benim gönlümde garajdaki yeri idi. Ama o yerin boşalması uzun süreceği için buraya yapıldı. HER YAĞMURDA ESKİ BİNA AKIYORDU. Buda huzurlu bir çalışma ortamı yaratmıyordu. Bir gün Başkan yardımcısı Enver Bey’i ziyarete gitmiştim. Odası su içinde idi. Bu ne hal diye sorunca, ”Her yağmurda böyle  akıyor.” demişti. Bugün kısa bir surede yapılan ve hizmete sunulan böyle bir dev eserin Sökemize kazandırılmış olmasından hem mutlu ve hem de gururluyuz. Yeter ki işe iyi niyetle başlayalım ve çalışalım. Bu binanın temeli atıldığı günlerde “Ne ile yapacaklar?” diyenlere işte yanıt; Bakın Yaptılar!  

Ben, bunları Necdet Özekmekçi’ye oylarınızı veresiniz diye yazmıyorum. Yansız bir yazar olarak son beş yılda Sayın Necdet Özekmekçi ve meclisi tarafından gerçekleştirilenleri bir tarih olsun diye yazıyorum. Çünkü bugün Söke için tarihi bir gündür. Bu tarihi gün ve Söke Belediyesi Yeni Hizmet binası bütün Sökeliler’e hayırlı olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar