Gerçek Gazetesi
TEMA Aydın İl Temsilcisi Mehmet Özdemir “22 Mayıs Dünya Biyolojik Çeşitlilik Günü” dolayısıyla yaptığı açıklamasında, son yıllarda yaşanan kuraklığın ardından biyolojik çeşitlilik ve tarım ürünlerinin daha da arttığını kaydetti. Dünyada tüketilen bitkisel kaynaklı gıdaların yüzde 90’nının 15 kültür bitkisinden oluştuğunu ifade eden Özdemir, “Dünyada tüketilen hayvansal gıdaların yüzde 90’ından fazlası 8 evcil hayvan türünden karşılanmaktadır” dedi.
Türkiye, dünyanın çok az yerinde rastlanan ekosistem ve genetik çeşitliliğe sahip olduğuna işaret eden TEMA İl Temsilcisi Mehmet Özdemir, ülke genelinde saptanmış bitki türü sayısının 9 bin 500’den fazla olduğunu söyledi. Bu bitkilerin yüzde 33’ünün sadece Türkiye’de yetişebildiğine dikkat çeken Özdemir, “Dünyamızdaki insanların büyük bölümünün bağımlı olduğu tahılların türetildiği yaban türlerinin, tehlike altına girmemesi, korunması, yok olmaması bizlere büyük sorumluluk yüklemektedir. Zira günümüzde 15 bitki türü, dünya nüfusunun yüzde 90’nını beslemekte, buğday, pirinç, mısır dünya tahıl üretiminin 3’te 2’sini oluşturmaktadır. Pek çok bitki ve hayvan türlerinin yabani ataları Türkiye’de doğal olarak yetişmektedir. Anadolu ayrı bir kıta gibidir. Üç ayrı kıtanın kavuşma ve geçiş noktasında bulunan Anadolu, tür ve genetik çeşitlilik bakımından çok zengindir. 192balık türü, 22 amfibi türü, 106 sürüngen türü, 426 kuş türü, 132 yabani memeli hayvan türü ülkemize özel canlılardır. Türkiye ve dünya genelindeki tür sayısı dikkate alındığında, yüzey ölçüsüne kıyasla ortalamanın çok üstünde canlı türü çeşitliliğine sahiptir. Bu veriler ülkemiz açısından değerli bir zenginliktir” dedi.
Ülkemizdeki yaşam alanlarının; tahribat ve toprak erozyonu yüzünden dünya ortalamasının çok üstünde bir hızla bozulmakta olduğunun altını çizen Mehmet Özdemir, türlerin bazılarının birer birer yada kitleler halinde yok olmakta olduğunu savundu. Geleneksel ekonominin temelini oluşturan bir çok sektörün hammadde yönünden doğal kaynaklara ve tür çeşitliliğine bağımlı olduğundan söz eden Özdemir, şöyle konuştu: “Türkiye jeo-biyolojik önemi büyük olan bir ülkedir. Türkiye dünyamızdaki 8 önemli gen merkezinin 2’sini bünyesinde barındırmaktadır. Anadolu ekosistemi, doğal bir gen bankası niteliğindedir. Bu canlı türleri ve taşıdıkları nadir genler, bulundukları habitatlarda bilinen veya bilinmeyen değişik çevre sorunları ile karşı karşıya kalmakta, gen teknolojisindeki hızlı gelişmeler, genetik kaynaklarımızın ne denli önem taşıdığını, gen bankacılığının, biyolojik çeşitliliğin önemini ortaya koymaktadır. Türkiye dünyadaki jeo-politik önemi yanında, jeo-biyotik önemi de büyük olan bir ülkedir. Artan nüfus ve kontrol edilemeyen tüketim arzusu, insanlığın ve dünyamızın geleceğini tehdit ediyor. Temel ihtiyaçların karşılanmasında biyolojik çeşitlilik ve gen kaynaklarının korunmasının önemi bilinmeli ve daha fazla önemsenmelidir”
(iha)