Yoksullaştırılan insanlar

Yıl 1995.

Ödenmesi gereken vergi aslı 371 milyar TL.

Ödenmesi gereken kaçakçılık cezası 1 trilyon 113 milyar TL.     

Yıl 1996.

Ödenmesi gereken vergi aslı 610 milyar TL.

Ödenmesi gereken kaçakçılık cezası 1 trilyon 830 milyar TL.

Yıl 1997.

Ödenmesi gereken vergi aslı 974 milyar TL.

Ödenmesi gereken kaçakçılık cezası 2 trilyon 923 milyar TL.

Yıl 1998.

Ödenmesi gereken vergi aslı 1 trilyon 773 milyar TL.

Ödenmesi gereken kaçakçılık cezası 5 trilyon 320 milyar TL.

Toplam ödenmesi gereken vergi aslı 3 trilyon 728 milyar TL.

Toplam ödenmesi gereken kaçakçılık cezası 11 trilyon 184 milyar TL.

Aylık yüzde 7 gecikme faizi uygulaması toplamı 15 trilyon TL.

Genel toplam 30 trilyon lira.

Vergi affı kıyağı sayesinde Albaraka Türk ihya edildi.

Şöyle ki!

1995 yılı. 260 milyar TL.

1996 yılı. 122 milyar TL.

1997 yılı. 487 milyar TL.

1998 yılı. 355 milyar TL.

Toplam 1 trilyon 224 milyar TL.

Yukarıda verdiğim rakamlar, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın yönetim kurulu üyesi olduğu Albaraka Türk'e ait. Albaraka Türk yöneticileri hakkında naylon fatura kullanımı, düzenlemesi ve hayali ihracat olayıyla ilgili davalar açılmıştı. Vergi kaçakçılığından raporları vardı. AKP Hükümeti işbaşına gelince, Kemal Unakıtan'da Maliye Bakanı olunca Vergi Affı çıkartıldı. Vergisini ödemekte zorlanan küçük esnaf için çıktığı havası estirilen af aslında Kemal abi ve Albaraka Türk gibi AKP yandaşları içindi. Vergi affı çıkmasa Albaraka Türk 30 trilyon TL. ödeme yapacaktı. Kıyak af sayesinde toplam 1 trilyon 224 milyar TL. ödeyerek kurtuldular.

Rakamlar, Maliye Bakanlığı Uzmanlar Kurulu'nun Vergi Tekniği İnceleme Raporundan alınmıştır.

Usta gazeteci-yazar Nedim Şener de, "Fırsatlar Ülkesinde  Bir Kemal Abi" adlı kitabında bu ve buna benzer bir çok usulsüzlüğü belgeleriyle kullanmış. Kitap herkesin arşivinde yer alması gereken türden.

AKP'nin tek başına iktidarlığıyla tanıştığımızda bir çok kişi, bu tür kayırma ve hilelere başvurulacağını bilemediği için sevinmişti.

Yıllardır koalisyon hükümetlerince yönetilen ülkeye istikrar geleceğini düşünmüştü.

Bugün ise yoğurttan ağzı yanan Türk toplumu 22 Temmuz'da yapılacak genel seçimden koalisyon hükümetinin çıkmasını temenni eder oldu. Siyasi partilerin tekbaşına iktidarlıklarının toplumsaldan çok bireysel kararlara imza atabildiğinin en korkunç örneği Albaraka Türk'tür.

Seçimler sonunda AKP iktidar olamazsa bu ve benzer örneklerden dolayı birilerinin başı ağrıyacağa benziyor. Başta Başbakan Tayyip Erdoğan olmak üzere bir çok AKP’liye yargı yolu gözükeceğe benziyor. Nitekim siyasi partilerin genel başkanları, seçim konuşmalarında yüce divandan söz etmeye başladılar bile!

Kişi veya kişilere özel çıkartılan kıyak aflarla tüyü bitmemiş yetimin hakkını çalanların yargı önünde hesap verecekleri günleri görürmüyüz bilemiyorum, ama bildiğim bir şey var! AKP'nin seçimlere bu ayıpla gireceğidir.

Seçmenden, ortada böylesine bir kara leke dururken oy istenecek olması sandığa nasıl yansıyacak hep birlikte göreceğiz.

Toplumun büyük bir çoğunluğu AKP'lilerin Atatürk'e, laikliğe, cumhuriyete saldırılarıyla meşgul... AKP'nin belirleyeceği cumhurbaşkanının laik olmamasının rejimi tehlikeye sokacağı endişeleriyle yaşıyoruz...

Bu yazıyı yazmaktaki amacım! istedim ki, biraz da dikkatlerin Kemal Unakıtan'ın kendisi için çıkarttırdığı kıyak vergi affı ve benzeri konuların da hatırlanması...

Geçim sıkıntısı belasıyla adeta yaşam mücadelesi vermek zorunda bırakılan Türk toplumu yakın tarihini bile hatırlayamaz oldu. AKP Hükümeti tarafından 403 YTL. asgari ücretle çalışmak zorunda bırakılan işçi kesimi ve bakmakla yükümlü oldukları aileleri kimlerin nasıl çaldığının, haklarının kimler tarafından yenildiğinin hesabını yapacak durumda değiller...

Bilinçli ve sistematik olarak Türk halkı fakirleştiriliyor. Yoksullaştırılarak ve eğitim seviyesinin kalitesi düşürülerek araştırmasının ve hesap sormasının önüne geçilmeye çalışıyor...

Düşünmeyen bir halk yaratılmaya çalışılıyor...

AKP Hükümeti'nin açlığa mahkum ettiği vatandaşlar, yine özellikle AKP'li belediyeler aracılığıyla ya da valilikler ve kaymakamlıklarca para, yiyecek, giyecek ve yakacak yardımlarıyla destekleniyorlar.

İşin ilginç tarafı! bu yardımları alan fakir-fukaraların Başbakan Tayyip Erdoğan'a hayır duası yapmaları...

AKP Hükümeti, insanların önce eşşeğini kaybettiriyor daha sonra da bulduruyor!!!

Bu taktik, içinde bulunduğu durumu doğru tahlil edemeyen fakir-fukarayı kandırmak için sanırım yeterli olacaktır...

AKP Hükümeti tarafından düşürüldüğü durumu bile değerlendiremeyen vatandaşlar, oylarını kullanırlarken Albaraka Türk'e sağlanan vergi affı kıyağını veya Kemal Unakıtan'ın naylon faturalarla devleti dolandırdığının hesabınımı yaparlar yoksa AKP'li belediyelerce verilen bedava ekmeğin ve valilikler, kaymakamlıklarca verilen 50 YTL.'nin mi?

AKP Hükümeti, 4.5 yıllık görev süresince bu girişiminde ne kadar başarılı olduğunun sonucunu 22 Temmuz seçiminde hep birlikte göreceğiz.

Unutulmaması gereken her toplum layık olduğu yönetimleri seçer...

Önceki ve Sonraki Yazılar