Korkuyorum artık

 

21. y.y. insanların global deyip de, hep kendini düşlediği yüzyıl. Kıyametin alametlerinin teker teker ortaya çıktığı, kendinize çeki düzen verin, geliyorum dediği yüzyıl.

 

 Toplumun parasız hiçbir şey yapamayacağı, parasızların yoksulluğa mahkum olduğu, işsizliğin çoğaldığı, insanların bir birini yemeye başladığı yüz yıl. Evladın, anaya, babaya saygısının kalmadığı, kardeşler arasında nifak tohumlarının ekildiği, hayasızlığın arttığı yüz yıl. Azınlığın tamamen zevk-i sefaya düştüğü, üst yaşantıların her gün değişik yüzlerce yaşandığı, bir günlük evliliklerin yasal olduğu bir yüzyıl.

 

Zenginin daha zengin olduğu, zengin sofralarında israfın daha çok arttığı, devlete vergiyi vermemek için her yıl zarar gösterilen şirketlerin mantar gibi ürediği bir yüz yıl.

 

Eskiler, evlerde televizyonlar yok iken, çocuklarını dizlerinin dibine oturtur, bol bol dini hikayeler anlatır ve kıyametin alametlerini sayarlardı. Şimdi görüyorum ki kıyamet gerçekten yaklaşmış da haberimiz yok.

 

Kıyametin alametlerinin başında anaya, babaya saygısızlık geliyordu. Sonra sırası ile, haram yenmelerin artması, hırsızlığın çoğalması, ahlakın iyice yozlaşarak bozulması, erkeklerin kadın, kadınların erkekleşmesi, vs., vs., vs....

 

Korkuyoruz artık dostlar korkuyoruz. Ülke parsel parsel satılmış, yıllarca kardeşçe  yaşamış olanların ayrılma noktasına gelmiş olması, bizleri idare edenlerin Türklüğü laf olsun diye ağızlarına almaları. Velhasıl her gün yarını düşünerek yaşamamız, korkutuyor artık.

 

 

GÖRDÜK 

 

Yirmi birinci asrın içine girdik,

 

Saçların uzunu, eteği mini olanı dagördük.

 

Erkek den bozma hanımların içinde,

 

Kendin kadın sanan, erkekleri de gördük. 

 

Anayı babayı, evlat saymıyor artık.

 

Sofraya içki kondu, yetmiyor katık.

 

Aradım ailelerde, ana, baba yitik,

 

Devlete sığınan, anaları da gördük. 

 

Kucağında bebek, süt parası arayan,

 

Kocadan dayak yemiş, gözleri moraran,

 

Kör topal demeyip, sıcak bir yuva arayan,

 

Melek yüzlü günahsız, anaları da gördük. 

 

Terledikçe dökülür, dudaktaki boyası,

 

Arıyor erkeği kalmamış hayası.

 

Para olmuş artık bütün dünyası,

 

Yol kenarında bekleyen, kızları da gördük. 

 

Bu dünyadan kaçmakla bulamayız selâmeti,

 

Bu muydu bilmem ki kıyametin alameti.

 

Yatırları da yıktık, kalmadı kerameti,

 

ır ağır yok olan, geleceği de gördük. 

 

Baba vermeyince, odunla döven,

 

El âlem içinde anaya da söven,

 

Kafayı çekip, evinden karısını kovan,

 

Kendini kaybetmiş, kocaları da gördük. 

 

Geleceği görmeyip, geçmişi aratan,

 

Kulakları küpeli, şıllık gibi sırıtan.

 

Bacı deyip sabiye, hayasızca saldıran,

 

Önceki ve Sonraki Yazılar