Söz kurtlar sofrasının

Söz kurtlar sofrasının

 

Anayasanın 64. maddesi ve 76. maddesine göre (Değişik: 23.7.1995-4121/5 md )milletvekillerini halkın seçmesi istenmiştir. Bunun içinde vekillere milletin vekil denilmiştir. 

 

Anayasanın 64. maddesi ve 76. maddesine göre (Değişik: 23.7.1995-4121/5 md )milletvekillerini halkın seçmesi istenmiştir. Bunun içinde vekillere milletin vekil denilmiştir.

 

Vekil kimdir, nedir?

 

Vekil, halkın arasından sivrilip çıkmış, ağzı iyi laf yapan, kafası daha iyi çalışan, devleti idare etmeye aday olan kişidir, en kısa tarifi ile.

 

Öyleyse vekil, milletin ta kendisidir.

 

Vekiller, köylerden, ilçelerden şehirlerde aday adayları arasından kendi istekleri doğrultusunda, siyasi tercihlerine göre partilerine müracaat edenler arasından çıkar. Bir şehrin milletvekili sayısı kaç ise, bunun iki hatta üç katı katar aday adayları başvurur vekil olmak için.

 

Yıllarca gördük, geçirdik. Hatta bazılarımız canlı canlı yaşadı. Seçimlerin normal yapıldığı yıllarda bile aday adayları arasında büyük mücadeleler olagelmiştir. Hatta bazen öyle hadiseler bile olmuştur ki, aday adayları ön sıralara gelebilmek için delegeleri ikiye, üçe bölmüşler, bazen de boğaz boğaza bile gelmişlerdir.

 

Bölgelerinden ön sıralarda yer alan aday adayları seçimlere umutla gitmişler, çoğu zamanda hayal kırıklığına uğramışlardır.

 

Demokrasinin gereği vekilini halk seçecektir. Öylede olmuştur. Ama……

 

Yıllardan beri siyası arenanın tozunu attıran, artık tam birer kurt haline dönüşen koca kurtlar meydanda gözüküverir birden bire. Yıllarca kaldır, indirle vakitlerini geçirdikleri için, orta oyununun oynandığı bir yer biline gelmiştir koca çatı. Yine Hacivat, Karagöz sahneleri meydanlara kuruluverir birden bire. Sahnelerde öyle konular işlenir ki, Hacivat ve Karagöz hayatta olsaydı mahkeme kapılarında yıllarca süründürürdü bu kurtları. İşte oyunun son tangosu da gelip çatmıştır, seçime üç kala.

 

Bin bir umutlarla on, yirmi gün çalışan, gezen, delegelerinin teveccühü ile ilk sıralara gelen adayların hayal kırıklığı, bu zaman yaşanır.

 

Delege istekleri genel merkezlere ulaştıkça, sıralamalarda kaymalar da başlar. Kendilerini merkezin dışında hiç göremediğimiz kurtlar işte o an meydanlara doluşur. İlk sıraları iştahla kapıp, yeni önlüklerini boyunlarına takarlar. Böylece demokrasi tamamlanmış, millette vekilleri genel merkezce seçmiş olur.

 

Türkiye’de her seçim dönemi yaşanan tiyatronun aynasıydır, yukarıda anlattıklarımız.

 

Yine aynı tiyatroymuş diyor, dinlediklerimiz, izlediklerimiz.

 

Genel seçimlerin 23 Temmuzda yapılacak olması nedeniyle, hazırlıkların sıkıştığını öne süren siyasi partiler, bazı bölgelerde ön seçim, çoğu yerlerde de merkez yoklaması yaparak vekillerin tespitini yapacaklar. Yapmaya da başladılar. Merkezce tespit yapan partilerin genel merkez binaları dolup, dolup taşıyor. Aday adayları genel merkez binalarının çok katlı odalarının teker teker aşındırıyorlar. Nedeni de seçilebilecek sıralardan listelere girebilmek, Aday adaylarının kimi, genel başkana ulaşmaya çalışırken, bazıları genel başkan yardımcılarından medet ummaktadırlar. Milletin vekili olacakları için, önce genel merkezin vekili olmak mecburiyetinde kalıyorlar tabi ki.

 

Türkiye’de milletin vekili olabilmek için, önce genel merkezin vekili olacaksın. Koca kurt olabilmek için bu şart. Koca kurt olunduğu zamanda bırak gitsin. Gerisi artık düz yol. Kabuk değiştirir gibi partide değiştirebilirsin, yeni partide kurabilirsin. Daha sonraki seçimde de yine gelip eski partinin çatısı altında koca kurtluk yapabilirsin. Bu da uyguladığımız demokrasinin bir yöntemi. 

 

23 Temmuz seçimlerine hazırlandığımız şu günlerde aynı oyunların tekrarı yapılıyor. Baş köşelere eski kurtlar, vekillikler zamanında yanına desturla yaklaşabildiklerimiz yerleşecek. Yada, partisine kızıp da, diğer rakip partilerin baş sıralarından vekillik kapacaklar. 

 

Aday adayları partilerine 2000 YTL müracaat ücretini yatırarak aday adayı olduklarını

Önceki ve Sonraki Yazılar