Kimlere oy vermeyeceğim, neden?

  Genel seçimler geldi, yarın herkes oyunu kullanacak, önümüzdeki beş yıl için bizi yönetecek olan insanları seçeceğiz, gerçi çarpık seçim sistemi bizi temsil edecek olanları meclise sokmayabiliyor, ama bu seçimler biraz farklı olacak gibi.   Bu seçimlerde yaşı 18’i doldurmuş pek çok genç arkadaşım oy kullanacak, onların okuduğu tarih kitaplarında Türkiye’nin yakın tarihi 1950’li yıllarda bitiyor bundan dolayı da pek yakın tarihi bilmiyorlar. Bugünkü yazıma biraz yakın tarihte yaşadığımız olaylardan söz ederek başlamak istiyorum. Hem bir hafıza turu olur hem de oy verirken nelere dikkat edeceğimi anlatmış olurum belki okuyanlara da faydası dokunur. HANGİ PARTİLERE OY VERMEM, NEDEN? Yaşadıklarımızı kısaca hatırlatmak için AKP’nin son dört buçuk yılda yaptıklarını ve neden oy vermeyeceğimi, geçen gün yazdım (*) Bugün GP’den Başlayayım GP’ye neden oy vermeyeceğim, efendim genel başkanı yakışıklı imiş eh! doğru vallahi hani artist mektebine oyuncu seçimi olsa, hemen oy verirdim ama bu milletvekili seçimi, görsellik yetmiyor ki. ABD’yi dolandırmış eh! Bu da doğru, şimdi “ne olmuş da dolandırmış sanki diğerleri yapmıyor mu?” diyenlere sadece şunu diyebilirim, yani bu söz bile “ulan elime fırsat geçse bende yaparım” gibi bir mantık içeriyor ki, bana uygun düşmeyen bir yaklaşım biçimi, Dün ABD’yi dolandıran yarın Türkiye’yi dolandırır diyeceğim ama diyemiyorum çünkü dün hem ABD yi hem Türkiyeyi zaten dolandırıp kaçtı ailesi. (İmar Bankası, Adabank, ÇEAŞ, Metaş, Kepez, Ofşor Hesaplar, olmayan hazine bonoları ama var olan bono mağdurları vs.) Biz siyasetteki kirli siyasileri temizlemek için u?ra?ırken kirli elli insanları siyasete sokmanın gere?i yok. Demokrat Parti’ye (DP) ye Neden Oy Vermeyeceğim? Yukarıda siyaseti temizlemekten söz ettim de aklıma geldi hani şu “Karanlık İçin Bir Dakika Aydınlık” kampanyasını hatırlayan var mı? Hükümette kim var dı? da içişleri bakanı kimdi de ve Cumhuriyet tarihinde ilk defa trafik kazası sonucu bir bakan istifa etmişti de hatırladınız mı? Kimdi? Mehmet Ağar dediğinizi duyar gibi oluyorum, evet doğrudur, şimdi ki DP genel başkanı olan kişi, zamanında Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı yapmıştı da bu süre içerisinde Türkiye de faili meçhul 17000 -yazıyla onyedibin Aydın, Solcu, Kürt- kişi ölmüştü ve hâlen failleri meçhul... Ama ne olmuştu, Susurluktan sonra bu faili meçhuller bıçak gibi kesilmişti. Ve 28 Şubat darbesiyle de kampanya bitirilmişti. Evet, bu askeri darbeler zaten hep suçlulardan hesap sormayı engelliyor ilk olarak. (bkz Tahsin Şahinkaya örneği vd.) O dönemde ülkeyi yöneten Başbakan Tansu Çiller, Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ve İç İşleri Bakanı Mehmet Ağar dan henüz bu konuda hesap veren olmadı. Gördüğünüz gibi siyaseti temizlemek kolay olmuyor, sanırım yukarıdaki açıklamalar DP’ye neden oy vermeyeceğimi yeteri kadar anlatmıştır. MHP ye oy vermeyi zaten düşünmem bile, yıllarca solcuların kanı üzerinden siyaset yapan bir siyasi parti şimdi de Kürt'lerin kanı üzerinden siyaset yapmayı hedeflemiş bunu ilan ediyor, ben barışsever bir insanım siyasetin politika ile barış içinde yapılmasına tarafım bundan dolayı da bu parti benim için bir tercih bile olamaz. Evet, şimdi gelelim yıllardır zaten sol gösterip sağ vuran bir partiye sırada CHP var; Sol bir parti nasıl olmalıdır, insan haklarına saygılı, toplumsal barıştan yana olan, toplumun daha ileri gitmesi için sosyal gelişimini sağlamayı hedefleyen, siyaseti sivillerin (ama elbisesi sivil değil kafası sivil olanların) yapmasına zemin hazırlayan, darbeleri desteklemeyen –aksine onlara karşı durup hesap soran- bir parti olmalıdır, Peki bu yukarıda saydıklarımın hangisi CHP ye uyuyor, HİÇBİRİSİ. Burada sözü baŞka bir partinin seçim bildirisine bırakmak istiyorum: “CHP'YE OY VERMEYİ DÜŞÜNENLER SÖZÜMÜZ SİZE! - Oy vermeyi düşündüğünüz parti, "oyları bölmeyin CHP'yi destekleyin" demektedir. CHP'nin oy istedikleri solculardır. Ama CHP solcu bir parti değildir. CHP yıllardır solun oylarını çalmaktadır. CHP oy hırsızı bir partidir. Yukarıda yaptığım alıntı, TKP’nin seçim için dağıttığı broşürden, Burada yazılanların hepsine katılıyorum ve yukarıda yazdıklarımdan dolayı da CHP’ye oy vermiyorum Şimdi bu yazılarını yayınladım diye zannetmeyin ki TKP ye oy vereceğim, öylesine çantada keklik bir durum yok, eleştiriye devam: SIRADA SOL PARTİLER VAR: ÖDP ile başlayayım “hepimiz ayrı pencereden aynı gökyüzüne bakıyoruz o halde birleşelim” diye başladılar, ama herhalde içeri giren ışığı çok gördüler ki bütün pencereleri birer birer kapatıp yine tek bir pencereden, üstelik bu sefer şaşı bakmaya başladılar. Hatta şaşkınlıkta kantarın topuzunu öyle bir kaçırdılar ki; Bu durumda bu partiye de oy veremiyorum ne yazık ki, diğer pencereleri de açarlarsa bir ihtimal o zaman ayrıca değerlendirmek gerekir. Evet, sırada seçime katılan, gerçekten sol da olan tek parti ile sol bağımsız aday kaldı. TKP ve bir de, sosyalist platformu oluşturan DTP, EMEP ve SDP’ nin desteklediği Bin Umut Aydın Bağımsız Milletvekili Adayı Tacettin Karagöz. Peki, ama yukarıda TKP ye de oy vermeyeceğimi yazmıştım, nedenini anlatayım efendim. Biraz daha yukarıda barışsever bir insan olduğumu yazmı?tım, TKP ile ilgisi ise bundan bir süre önce yurtsever cepheyi kurdular. Ve yıllarca milliyetçi cephelerden çekmiş bir kuşağın insanı olarak bu cepheleşme işi beni her zaman rahatsız etmiştir, hep aklıma şu sorular gelmiştir cephe varsa savaş ve düşman da vardır kim peki, neden düşman, farklı fikirleri taşıdığı için mi? farklı fikirlere neden tahammül edemiyoruz solcuların hoşgörülü olması gerekmez mi? Bütün bu sorularla bu seçim de, İLKESEL olarak TKP ile yollarımız ayrılmış oluyor, gerçi bizim insanımız bu ilkeli tartışma konusuna biraz mesafelidir, şöyle ki sağ partiler yıllardır, vatan-millet edebiyatı yaparla da sonra vatanı satarlar, milleti soyarlar, bankaları batırırlar, kriz çıkarırlar, halkı yoksullaştırırlar, ancak, solcular biraz tartıştı mı bizim insanımız “-yahu bunlar yine kavga ediyor” der ve oyunu koşarak sağ partilere verir (bakınız bundan önce yapılmış seçimler…). Evet, CHP ye oy vermek zorunda kalanlar ve vicdanen vermek istemeyenler, gerçekten sol bir partiye oy vermek isteyenler için alternatif siyasi partinin şimdilik TKP olduğunu söyleyebilirim. Şu adil olmayan ama bir türlü kaldırılamayan %10 barajından dolayı diğer partiler hakkındaki düşüncelerimi yazmıyorum. BAĞIMSIZLAR İÇİN BİRKAÇ SÖZÜM VAR; Karşılaştığım veya seçim broşürünü gördüğüm adaylar arasında, seçilirse ne yapacağını yazan kimseyi görmedim, herkes kendini tanıtan bir broşür bastırmış, tamam, bu gerekli ama yeterli değil, yaygın medya bağımsızlar yokmuş gibi hareket ediyor ve onlarla ilgili pek az haber yapılıyor bu da bağımsızların kendilerini tanıtmalarını zorlaştırıyor, ancak yine de oy vereceğim insanın meclise gittiği zaman ne yapacağını ve ne tavır alacağını da bilmem gerekir ki düşüncelerini beğenirsem oy vereyim, beğenmezsem ve de seçilirse de “neden?” diye hesap sorayım?  Öyle Genç Parti gibi “okuyan yok ki” dememek lazım, Pek ala okuyan da var hesap soran da. SONUÇ OLARAK; Evet, efendim buraya kadar yazımı okuyarak sabırla geldi iseniz şimdi bütün bunlardan sonra seçimlerde kime oy vereceğimi merak ediyorsanız söyleyeyim; henüz karar veremedim. Yukarıda yazdıklarım kimlere neden oy vermeyeceğim ile ilgili idi, şimdi ise karar vermek için neleri dikkate almam, hangi İLKE’lerle hareket etmem gerektiğini biliyorum. Öncelikle oy vereceğim adayın, toplumda, çatışmayı değil barışı destekleyen bir aday olmasını istiyorum, yani açık ve net bir şekilde BARIŞ’I SAVUNMALI, İkinci olarak sadece barışı savunması ve desteklemesi de yeterli değil aynı zamanda SAVAŞA DA KARŞI OLMALI, Son olarak, İNSAN HAKLARINA SAYGILI, DEMOKRAT, DÜRÜST, NAMUSLU OLMALI. Ben oyumu bu özellikleri taşıyan kişi ya da partiye vereceğim, ancak son ana kadar bu konuda ikna olmazsam oyumu boş olarak vereceğim.  (*) 13 Temmuz tarihli Gerçek gazetesi, “Mağdurum, mağdursun, mağdur. AKP nereye kadar?” başlıklı yazım.

Önceki ve Sonraki Yazılar